Esas No: 2021/15885
Karar No: 2022/8752
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/15885 Esas 2022/8752 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/15885 E. , 2022/8752 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-)Sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararına yönelik yapılan incelemede:
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin "Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık ... müdafiinin, temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müştekilerin somut beyanı dışında dosyada her hangi bir delil bulunmadığını, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş, sanıklar ..., ..., ... müdafii temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasya aykırı olduğunu, ön görüşme tutanağının delil olarak kabul edilmeyeceğini, HTS kayıtlarının delil niteliğinin bulunmadığını zira müştekilerin belirttiği numaraların sanıklarca kullanılmadığını, sanıkların cezalandırılmalarına yetecek kadar delil bulunmadığını belirtmiş, katılanlar vekili ise temyiz dilekçesinde özetle; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu silahla işlendiğinden sanıklar hakkında TCK’nın 109/3-a bendinin uygulanması gerektiğini ileri sürmüş anılan temyiz dilekçelerinde belirtilen sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemini silahla işleyen sanıklar hakkında kurulan hükümlerde TCK’nın 109/3-a bendi uygulanmamış ise de TCK 109/3-b maddesi uygulanarak cezalarından bir kat arttırım yapılmış olması ve temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmiş olması karşısında sonuca etkili görülmediğinden tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Oluş ve dosya içeriğine göre, katılanları tehdit ederek ve silah göstermek suretiyle götürdükleri şantiye alanındaki konteynırda hüriyetinden alıkoyan sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık ... müdafii, sanıklar ..., ..., ... müdafii ve katılanlar vekilinin 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-)Sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan verilen beraat hükümlerine karşı yapılan istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi kararına yönelik yapılan incelemede:
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin "Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, katılanlar vekili temyiz dilekçesinde özetle; yağma suçundan verilen beraat kararının hukuka aykırı olduğunu, sanıkların yağma suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş, anılan temyiz dilekçesinde belirtilen sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Suç tarihinde katılanlara ait aracı gören sanıkların takip edip önlerini kestikleri, sonrasında cebir, tehdit uygulamak ve silah göstermek suretiyle aracın anahtarını alıp katılanları da araçtan indirip, kendi araçlarına bindirdikleri, Mudanya’daki sanık ...’in sahibi olduğu şirketin şantiye alanına doğru seyir halindeyken katılanların cep telefonlarını da aldıkları, akabinde vardıkları şantiye alanında bulunan konteynır içinde katılanlara zorla, tehdit ederek senet imzalattıklarının dosyada mevcut olay araştırma tutanağı, PTS kayıtları, 26.05.2015 tarihli tutak, HTS kayıtları, katılan ...’in suç tarihinde alınan adli muayene raporu, katılanların ve tanıkların beyanları ile sabit olduğunun anlaşılması karşısında sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan eylemlerine uyan 149/1-a, c bentleri uyarınca cezalandırılmaları yerine yazılı şekilde delillerin takdirinde hataya düşülerek beraatlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK'nın 304/2. maddesi uyarınca yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın ... 7. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin de ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmesine, 08/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.