18. Ceza Dairesi 2015/19662 E. , 2017/3233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede ;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca, hakkındaki hüküm ilk şekliyle açıklanır. Açıklanan bu hükümdeki hukuka aykırılıklar, temyiz veya kanun yararına bozma yoluyla Yargıtay tarafından yapılacak inceleme sonucunda giderilir. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanık hakkındaki açıklanması geri bırakılan hükümde prensip olarak mahkemece bir değişiklik yapma imkanı bulunmamaktadır. Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanık bakımından ise, yerine getirmeyiş sebebi başta olmak üzere, durumu değerlendirilip cezanın bir kısmının infaz edilmemesine, hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine ilişkin yeni bir hüküm kurulabilir.
Somut olayda, sanık hakkında daha önce 04.05.2010 tarihli karar ile, 5237 sayılı TCK"nın TCK’nın 265/1, 43/2, 62. maddelerinin uygulanması sonucunda 6 ay 7 gün hapis cezası hükmedildikten sonra, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği; sanığın deneme süresinde yeniden suç işlemesi nedeniyle açıklanması geri bırakılan hükmün yalnızca açıklanmasına karar verilmesi gerekirken, hükmolunan hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmiş ise de; aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Sanık hakkında TCK’nın 265/1, 43/2, 62. maddelerinin uygulanması sonucunda hükmolunan 6 ay 7 gün hapis cezasının aynı Kanunun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmesi karşısında, TCK’nın 265. maddesi kapsamında hapis cezasının yanında adli para cezasına hükmedilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında ayrıca 140 TL adli para cezasına hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye kısmen uygun olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, “Sanık hakkında hükmedilen gün karşılığı adli para cezasının sanığın sosyal ve ekonomik durumuna göre günlüğü 20 TL den paraya çevrilerek 140 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ve “hükmedilen adli para cezasının miktarı uyarınca taksitlendirilmesine yer olmadığına,” ilişkin kısımlarının karardan çıkarılması suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/03/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.