Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/9437 Esas 2015/975 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9437
Karar No: 2015/975
Karar Tarihi: 02.02.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/9437 Esas 2015/975 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/9437 E.  ,  2015/975 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.08.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin görev yargı yolu yönünden reddine dair verilen 21.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davalı, yargı yolu ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın idari yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için bazı koşulların gerçekleşmesi gerekir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinde idari dava türleri ve idari yargı yetkisi açıkça düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı açılan tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan anlaşmazlıklara ilişkin davalar olarak gösterilmiştir.
    Yargı yetkisinin ise idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğu belirtilmiş, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayarak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde karar vereceğine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
    Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı, tapu tahsis belgesine dayanarak tapu iptali ve tescil kararı verilmesini istemiş olup yukarıda açıklandığı gibi idari bir işlem ve kararın iptali istenmediğinden uyuşmazlığın adli yargıda çözümlenmesi gerekir.
    Mahkemece, tarafların göstermiş olduğu deliller değerlendirilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken olayına özgü olarak verilen Uyuşmazlık Mahkemesi kararından söz edilerek idari yargının görevli olduğundan bahisle davanın reddi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 02.02.2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.