11. Hukuk Dairesi 2015/3880 E. , 2016/1386 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/11/2014 tarih ve 2014/312-2014/384 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 09/02/2016 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ... ile davalı vekili Av. ..... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketin %33 hissedarı olduklarını, davalı şirketin 2007, 2008, 2009 mali yıllarına ilişkin genel kurul toplantısının 04.01.2011 tarihinde gerçekleştirildiğini, genel kurulda müvekkillerinin erteleme talebi üzerine bilanço ve bilançoya bağlı gündem maddelerinin TTK’nın 377. maddesi uyarınca ertelendiğini, diğer maddelerin görüşülmeye devam edildiğini, 6 numaralı gündem maddesi ile yeni yönetim kurulu seçildiğini, gündemin bu maddesinin de TTK’nın 377. maddesi gereği ertelenmesi gerektiğini, yönetim kuruluna seçilen ... ve ...nun eski dönemde de yönetici olduğunu, erteleme sebebiyle ibra kararı alınmadığını ve ibra edilmeyen yöneticilerin oy çokluğu ile yeniden seçilmesinin yasaya aykırı bulunduğunu, sermaye arttırımına ilişkin 10 numaralı kararın anasözleşme, yasa ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, 200.000 TL olan şirket sermayesinin 2.000.000 TL"ye çıkarılması ve artışın ortaklar tarafından 3 ay içinde nakden ödenmesi kararına muhalif kaldıklarını, şirketin bu denli sermaye artırımına ihtiyacı bulunmadığını, bu kararın azınlık durumundaki davacıları zor duruma düşürmeye, şirketteki paylarını azaltmaya yönelik olduğunu, 11 nolu gündem maddesinin ise şirket hisselerinin devrinin kısıtlanmasına ilişkin olarak alındığını, hisse devir haklarının müktesep haklardan olduğunu, anasözleşmede hisse devri men edilmemiş ve şarta bağlanmamışken hisse devrinin zorlaştırılmasının müktesep hakları ihlal ettiğini ileri sürerek, dava konusu genel kurulda alınan 6, 10 ve 11 nolu kararların iptalini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili, bilanço görüşmelerinin ertelenmesinin yöneticilerin seçilmesine engel olmayacağını, sermaye arttırımı kararının şirketin ticari faaliyetleri sebebiyle ihtiyaç dolayısıyla alındığını, 10 numaralı maddenin iptalinin istenmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, bilançonun görüşülmesinin ertelenmesinin süresi biten yönetim kurulu üyelerinin yeniden yönetim kuruluna seçilmesine engel teşkil etmeyeceği, son bilirkişi heyetinin aksi yöndeki görüşüne itibar edilmediği, TTK’nın 377. maddesi kapsamında kabul edilen hususların bilançonun tasdiki hakkındaki müzakere ve bilançonun tasdiki ile alakalı hususlar ile bilançonun ayrılmaz parçası olan kar ve zarar hesabı, kar payı dağıtılması gibi hususlar olduğu, bilançonun tasdik edilmesi aynı zamanda TTK’nın 380 maddesi gereğince yönetim kurulunun ibrası anlamına da gelse, genel kurulun bunun aksine yani sorumluluklarına gidilmesi yönünde kararı alması mümkün bulunduğundan bilançonun görüşülmesinin ertelenmesinin seçim ile ilgili gündem maddelerinin görüşülüp karara bağlanmasına engel olmadığı, son bilirkişi raporunun seçim maddesine ilişkin görüşü dışındaki diğer görüşlerin yerinde bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı şirketin dava konusu 04/01/2011 tarihli genel kurul toplantısında alınan 10 nolu kararın afaki iyiniyet kurallarına aykırılığı nedeniyle iptaline, 6 ve 11 nolu kararlara yönelik iptal isteğinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin 10 nolu karara yönelik, davacılar vekilinin 11 nolu karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, anonim şirket genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkindir. Davacılar vekilince davalı şirketin 04.01.2011 tarihinde gerçekleşen olağan genel kurul toplantısında alınan 10 ve 11 nolu kararların yanında 6 nolu “yönetim kurulu seçimine” dair kararın da iptali talep edilmiştir. TTK"nın 381. maddesi genel kurul kararlarının iptalinin şartlarını ve usulünü düzenlemiş olup, anılan maddede toplantıda hazır bulunup karara muhalif kalarak keyfiyeti zapta geçirten pay sahibinin iptal davası açabileceği belirtilmiştir. Somut olayda, davacı ortakların genel kurulda kendisini vekili aracılığıyla temsil ettirdiği, vekilin iptali istenen 6 nolu karara olumsuz oy kullanmasına rağmen kararın alınmasından sonra yapılmış bir karşı çıkmasının (muhalefetinin) bulunmadığı, bu durumda iptal davası açabilmek için kanunun aradığı “alınan kararlara muhalif kalma” koşulunun yerine getirilmediği anlaşıldığından yönetim kurulu seçimine dair 6 nolu gündem maddesi ile ilgili kararın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece anılan husus nazara alınmadan yazılı gerekçe ile esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ise de sonucu itibariyle doğru olan hükmün HMK"nın 370/4 maddesi gereğince değişik bu gerekçe ile onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin 10 nolu karara yönelik, davacılar vekilinin 11 nolu karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün anılan kararlar yönünden ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin dava konusu 04.01.2011 tarihli genel kurulda alınan 6 nolu karara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan mahkeme kararının gerekçesi 6 nolu gündem maddesi bakımından yazılı şekilde değiştirilerek ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınıp yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.