Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi

2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa muhalefet suçundan sanık ..."ın, anılan Kanunun 74/2 ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 59/2. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 285,00 yeni Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Burdur Ağır Ceza Mahkemesinin 05/06/2009 tarihli ve 2009/127 Esas, 2009/149 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle ihbarda bulunulması üzerine, anılan hükmün daha önce açıklandığı ve zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğünden bahisle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin aynı Mahkemenin 01/06/2017 tarihli ve 2017/122 Esas, 2017/102 sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, suç tarihinin 04/02/2003 olduğu ve yargılama konusu 2863 sayılı Kanuna muhalefet suçunun 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 5 yıl asli ve 7 yıl 6 aylık eklemeli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanık hakkında verilen 05/06/2009 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 15/06/2009 tarihinde kesinleşmesi ile 5 yıllık denetim süresinin başladığı ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/8. maddesinin son cümlesi gereği dava zamanaşımının durduğu, ancak sanığın denetim süresi içinde 09/04/2013 tarihinde yeni kasıtlı suçlar işlediği ve bu suçlara ilişkin mahkumiyet hükümlerinin de kesinleşmiş olmasına nazaran önceki hükmün açıklanmasının gerekeceği, buna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile duran dava zamanaşımının denetim süresinde işlenen yeni suç tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlayacağı cihetle, sanık hakkındaki dava zamanaşımının durma ve yeniden başlama süreleri dikkate alındığında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar tarihi olan 01/06/2017 itibari ile dava zamanaşımı süresi dolduğu gibi, hakkındaki hüküm daha önceden Burdur Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2012 tarihli ve 2012/71 Esas, 2012/153 sayılı kararı ile açıklanan ve dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle temyiz incelemesi sırasında düşürülmesine ilişkin Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 27/12/2013 tarihli ve 2013/27247 Esas, 2013/31271 Karar sayılı ilamı ile karar verilen diğer sanık ... olduğu gözetilmeden, kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 05/01/2018 gün ve 94660652-105-15-10316-2017-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2018 gün ve 2018/2068 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Burdur Ağır Ceza Mahkemesinin 01/06/2017 tarihli ve 2017/122 - 2017/102 sayılı kararının, CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13/09/2018 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.