23. Hukuk Dairesi 2014/5039 E. , 2014/5755 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2013
NUMARASI : 2012/74-2013/285
Taraflar arasındaki gecikme tazminatına ilişkin asıl, sözleşmenin feshine ilişkin birleşen ve tazminata ilişkin karşı davanın bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davada davanın kısmen kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada (2004/7 E.) davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında 03.11.1998 tarihinde 1413 parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşaat yapılması için arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme ile müvekkillerine isabet eden 1/2 mesken ve bir dükkanın 31.07.1999 tarihinde müvekkillerine teslim edileceği ve bu tarihte teslim edilmemesi halinde geciken her ay için 1.000,00 USD gecikme tazminatı ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının kendisine isabet eden yerleri tamamlayarak kullandığı halde müvekillerine söz konusu bağımsız bölümlerin teslim etmediğini ileri sürerek, 50.000,00 USD karşılığı 71.500,00 TL gecikme tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davaya konu 1413 parsel sayılı taşınmaz ile bitişik 1414 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu inşaatın ister istemez 1414 parsele taştığını, 1414 parselin maliki tarafından imar uygulamasının iptali için İstanbul 4. İdare Mahkemesi"ne dava açıldığını, davacıların imar uygulaması sonucu tahakkuk eden harç ve vergileri ödememesi nedeniyle proje tasdikinin ve kat irtifakının kurulmasının mümkün olmadığını, gecikmenin müvekkilinden kaynaklanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 24.01.2012 tarih ve 2011/1746 E., 2012/262 K. sayılı ilamıyla, bu davada paydaşların seçimlik hakkını aynen ifa ve gecikme tazminatı olarak kullandıkları, 1413 parsel sayılı taşınmazın diğer hissedarları V.. Ç.., K..Ç.., T.. Ç.., H.. Ç.., E.. Ö.. ve S..A.. ise seçimlik haklarını “sözleşmeden dönme ve tazminat” olarak kullanıp, 21.06.2006 tarihinde Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/548 Esas sayılı dosyası ile sözleşmenin feshi ve tazminat istemli davayı açtıkları, davanın halen derdest olduğu, sözleşmenin feshini istemenin bütün paydaşların muvafakatine bağlı olağanüstü bir tasarruf işlemi olduğu, gecikme tazminatı müspet zarar niteliğinde olduğundan sözleşmenin geriye etkili feshi halinde istenemeyeceği, bu davanın akıbetinin o davaya bağlı olduğu, davaların aynı parsele yapılan inşaatla ilgili olması ve birisi hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle, davalar arasında bağlantı bulunduğu, davaların birleştirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Yargıtay bozma ilamından sonra birleştirilen Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/548 E. sayılı davada davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ile davalı arasında 1413 parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşaat yapılması amacıyla 16.08.1999 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme hükümlerine göre müvekkillerine bir dükkan ve üçüncü katın tamamının sözleşme tarihinden itibaren 90 gün içerisinde teslim edilmesi gerektiği halde davalının inşaatı yaparak bağımsız bölümleri teslim etmediğini ileri sürerek, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile bağımsız bölümlerin teslim edilmemesi nedeniyle 57.400,00 TL gecikme tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, müvekkilinin kusuru bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiş, karşı davada ise, karşı davalıların edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek, 1.000,00 TL"nin karşı davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada, karşı davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama,iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davada davalının, sözleşme ile 31.07.1999 tarihinde bağımsız bölümleri teslim etmemesi halinde aylık 1.000,00 USD gecikme cezası ödemeyi taahhüt ettiği, davacıların isteyebileceği gecikme bedelinin 52.700,00 USD olduğu, davacıların talebinin ise 50.000,00 USD"nin TL karşılığı olduğu; asıl ve birleşen davanın davacıları vekili, 29.03.2013 tarihli duruşmada alınan imzalı beyanında sözleşmenin geriye etkili feshinden vazgeçerek, taleplerini sözleşmenin ifası ile gecikme tazminatı olarak açıkladığı, bilirkişi raporu ile davacıların birleşen dava için isteyebileceği gecikme tazminatı miktarının 45.841,00 TL olduğu gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile 71.500,00 TL"nin; birleşen davada davanın kısmen kabulü ile 45.841,65 TL"nin dava tarihlerinden itibaren yasıl faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, birleşen davada karşı davacı M.. Y.."un karşı davasının HMK"nın 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, birleşen davada davalı vekilinin tüm, asıl davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Asıl davada davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Birleşen dava yönünden Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1998/ 793 E. Sayılı men"i müdahale ve kal davasında yargılama için geçen süre davalı yüklenici lehine inşaat süresine eklendiği ve buna göre davalı lehine gecikme tazminatı hesabını içeren bilirkişi raporu birleşen davada hükme esas alındığı, birleşen davada davacılar vekilince kararın temyiz edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, o davada geçen sürenin asıl dava konusu gecikme tazminatı istemine etkisi yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmaması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davalı vekilinin tüm, asıl davada davalı vekilin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl davada davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, asıl dava yönünden alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.