20. Hukuk Dairesi 2015/3600 E. , 2016/1034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... vekili ve ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kadastro sırasında ... ilçesi, ... köyü, 114 ada 3 parsel sayılı 2961,89 m² yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır. Taşınmazın tamamı eylemli orman haline dönüşmüştür. " şerhi yazılarak, çalılık niteliği ile belgesizden ... adına tesbit edilmiştir.
Davacı, taşınmazın kendi kullanımında olduğunu, eylemli orman olmadığını iddia ederek, beyanlar hanesine kullanıcı olarak adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Davalı ... ise davanın reddi ile taşınmazın orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; ... ilçesi, ... köyü 114 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek, davacı adına tarla vasfıyla tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... Yönetimi ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taşınmazın beyanlar hanesine zilyetlik şerhi düşülmesi isteğine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 11/05/1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları ile 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince yapılıp 26/07/2012 - 24/08/2012 tarihleri arasında ilân edilen kullanım kadastro çalışması bulunmaktadır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de, ulaşılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; yörede orman kadastrosu 11/05/1993 tarihinde ilân edilip 11/11/1993 tarihinde kesinleşmiştir. 6831 sayılı Orman Kanununun 11. maddesinin birinci fıkrası, “Orman kadastro komisyonlarınca alınan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar askı suretiyle otuz gün süre ile ilân edilir. Bu ilân ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmündedir. Tutanak ve haritalara karşı itirazı olanlar; askı tarihinden itibaren otuz gün içinde kadastro mahkemelerinde, kadastro mahkemesi olmayan yerlerde kadastro davalarına bakmakla görevli mahkemelerde dava açabilirler. İlân süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar kesinleşir. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukukî sebeplere dayanarak ... hariç itiraz olunamaz ve dava açılamaz."hükmünü içermekte olup, davanın açıldığı 24/04/2013 tarihi itibariyle, orman kadastro tutanaklarının kesinleştiği 11/11/1993 tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre dolduğundan, davacının orman kadastrosuna itiraz etme hakkı kalmamıştır. Bu nedenle davanın kullanım kadastrosu sonucu yapılan işleme ve şerhe yönelik olduğunun kabulü zorunludur. 5831 sayılı Kanunun 5. maddesiyle, 6831 sayılı Kanuna eklenen Ek.10. maddesi uyarınca, Orman Kanununun; 20.06.1973 tarih ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi, 23/9/1983 tarihli ve 2896 ile 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2. madde birinci fıkra (B) bendi uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilmesi de mümkün bulunmadığından, mahkemece tarafların tüm delilleri toplandıktan sonra davacının kullanıcı şerhine yönelik talebi yönünden karar verilmesi gerekirken, davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar ... Yönetimi ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.