10. Ceza Dairesi 2016/2860 E. , 2016/3627 K.
"İçtihat Metni"
Suçlar : a) Kenevir ekme
b) Zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihleri : 23/07/2014, 22/10/2015
Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz Edenler : Sanıklar ve müdafileri
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanık T.. hakkında “kenevir ekme” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden önce 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA; ancak bu durumun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
./..
B) Sanık A..hakkında “kenevir ekme” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
1- 23.07.2014 tarihli olay tutanağının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; ilgili belgenin aslı veya onaylı örneği getirtilerek dosyaya konulması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Sanık hakkında 23.07.2014 tarihinde işlediği ileri sürülen “kenevir ekme” suçu nedeniyle 21.10.2014 tarihli iddianame ile Gölhisar Asliye Ceza Mahkemesi"ne temyiz konusu bu davanın açıldığı, dosyadaki bilgi ve belgeler ile UYAP"tan ulaşılan bilgilere göre; 13.06.2014 tarihinde işlediği ileri sürülen “kenevir ekme” suçu nedeniyle 03.09.2014 tarihli iddianame ile, 23.04.2014 tarihinde işlediği ileri sürülen “kenevir ekme” suçu nedeniyle 20.10.2014 tarihli iddianame ile adı geçen mahkemeye kamu davası açıldığı, davaların 2014/394 sayılı dosyada birleştirildiği, Mahkeme"nin 24.02.2016 tarih ve 2016/..numaralı kararıyla sanığın 23.07.2014 tarihinde işlediği iddia edilen eylemle ilgili davanın tefrikine, diğer eylemleri nedeniyle mahkûmiyetine karar verdiği anlaşıldığından, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınarak, sanık hakkındaki Gölhisar Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2014/.. esas ve 2016/.. sayılı kararı kesinleşmemiş ise davaların birleştirilmesi, kesinleşmiş ise dosyanın bu dosya içine konulması, daha sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek; eylemlerin müstakil suçlar olup olmadığı veya TCK"nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suçu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak, sanığın hukuki durumunun tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
C) Sanık A..hakkında “zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Tanıkların ifadelerinde, hükme dayanak yapılan sanığın daha önce diğer sanık T..a sattığını belirttikleri maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- “1” numaralı bozma nedeni de dikkate alınarak, diğer sanık T.."un soyut beyanı dışında aleyhinde delil bulunmadığı aşamada, evinde ele geçirilen kullanma sınırları içerisindeki net 4,05 gramdan ibaret suç konusu esrarı soruşturma aşamasındaki beyanlarıyla satmak amacıyla bulundurduğunu belirterek ikrarıyla suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Hükümden önce 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi
Yasaya aykırı, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ve tutuklama tarihine göre sanığın tahliye isteğinin reddine,
08/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.