MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, kasten yaralama, birden fazla kişi ile birlikte tehdit, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Bozmaya uyularak yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Hakaret eyleminden verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2)Sanık hakkında kasten yaralama ve birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen kasten yaralama ve birden fazla kişi ile birlikte tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalardan ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçundan kurulan hükme ilişkin olarak;Anayasa Mahkemesi’nin hükümden önce 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının kanunda öngörülen biçimde infazda gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3) Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
a)Mahkemece, olay günü sanık ...’ın traktörü ile kahvenin önüne hızlı bir şekilde geldiği, traktörden inerek ..."e yönelik olarak "kelleni koparacağım, seni bu dünyada yaşamayacağım” diyerek tehditte bulunduğu, olayın büyümesi üzerine suç mahallinde bulunan ..., ..., ..., ... ... ve ...’in kahvenin içerisine girip kapıyı kilitledikleri, kahvenin dışında bulunan sanık ..."ın temyize gelmeyen diğer sanıklar ..., ... ve... ile birlikte kahvenin içindekilere hitaben “sizi bu köyde yaşatmayacağız, öldüreceğiz, kahveyi size mezar yapacağız” diyerek tehditte bulunduklarının kabul edilmesi karşısında; sanık ..."ın aynı olay bütünlüğü içerisinde aynı kastla, araya zaman aralığı girmeden gerçekleştirmiş olduğu eylemlerinin bir bütün olarak TCK 106/2-c ve 43/2 kapsamındaki birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında ayrıca aynı kanunun 106/1-1. cümlesinden de mahkumiyet hükmü kurulması,
b) Kabule göre de;
aa)Sanığın eylemlerinin, müştekilerin haksız şekilde süt toplama traktörünün dönüş yapmasına izin vermedikleri için kavganın başlaması ve müştekiler tarafından hakarete maruz kalmaları sebebiyle haksız tahrik altında gerçekleştiği kabul edilerek, kasten yaralama ve birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçunda TCK"nın 29. maddesi uyarınca cezada indirime gidilmesine karşın, tehdit suçunda haksız tahrik uygulamasına gerekçe gösterilmeksizin gidilmemesi suretiyle çelişki yaratılması.
bb)Sanık müdafiinin 23/12/2015 tarihli son oturumda lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK"nın 50. maddesindeki hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesini de kapsadığı gözetilerek, CMK’nın 230/1-d maddesi uyarınca, bu hususta kanuni dayanakları da gösterilerek bir karar verilmemesi,
cc)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden önce 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.