
Esas No: 2018/13823
Karar No: 2018/22787
Karar Tarihi: 22.10.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/13823 Esas 2018/22787 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : 1. ASLİYE HUKUK (...) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili , müvekkilinin davalı işverenlikte 16/10/2006 tarihinde şoför olarak çalışmaya başlamış olduğunu ve 07/04/2016 tarihli yazılı fesih bildirimine kadar aralıksız ve kesintisiz olarak çalışmış olduğunu, ancak davalı işveren tarafından hiçbir sözlü ve yazılı fesih bildirimi olmaksızın ... akdinin fesih edilmiş olduğunu, müvekkilinin davalı işverenlikte ... Gıda ... Sendikası işyeri temsilcisi olduğunu, bu nedenle davalı işverenliğin, sendika temsilcilerinin ... sözleşmelerinin haklı bir neden (... Kanunu 25/2 Madde) olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtilmedikçe feshedilemeyeceğini, davalı işveren müvekkilinin sendika temsilcisi olduğunu bilmesine rağmen ... akdini feshederek sendikal faaliyetlerini engellemiş olduğunu, bu nedenlerle gerekli yargılamanın yapılarak, davalı işverenliğin geçerli bir sebebe dayanmayan müvekkilinin ... sözleşmesinin feshine yönelik işleminin iptali ile işe iadesine, fesih geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer hakların müvekkiline ödenmesine, davalı işverenlik işe iadeye yönelik mahkeme kararını uygulamaması halinde ... ilişkisinin devam ettiği kabul edilerek ücreti ve diğer hakları temsilcilik süresince müvekkiline ödenmesine, ayrıca 6356 Sayılı yasanın 24 maddesinden bağımsız olarak 25/5 maddesi gereği işe alıp almama şartına bağlı olmaksızın davalı işverenlik tarafından yapılan feshin, sendikal faaliyetleri engellemiş olması göz önüne alınarak 2 yıllık ücretinden az olmamak üzere belirlenecek işe almama tazminatının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacı tarafa şoför kadrosu dışında yeni bir kadroda yeni bir ... teklif edildiği ancak davacının imzadan itina ederek kabul etmediğini, tutulan tutanakların dosyaya sunulmuş olduğunu ancak bu tutanakların göz önünde bulundurulmadığını, davalı taraf kadrosunda tek kişilik şoför kadrosu bulunduğundan araçlar satıldıktan sonra kadronun boşaldığını ve davacının tekrardan şoför olarak istihdam edilmesinin imkanı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, davacıya davalı işverence 06/04/2016 tarihli yazı ile personel eksikliği bulunan işletme biriminde çalıştırılmanız uygun görülmüştür şeklinde başka bir ... teklifinde bulunulduğu, davacının işletme biriminde çalışmayacağını, kendisinin şoför kadrosunda olduğunu beyan ettiğine dair aynı tarihli tutanak tutulduğu, 6356 Sayılı Kanunun 24. Maddesi 4. Fıkrasına göre; ... verenin yazılı rızası olmadıkça ... yeri sendika temsilcisinin ... yerini değiştiremeyeceği veya işinde esaslı değişiklik yapamayacağı aksi halde değişikliğin geçersiz sayılacağı, davacının ... yeri sendika temsilcisi olduğundan teklif edilen yeni işin esaslı tarzda değişiklik olduğu davacının şoför kadrosunda işletme birimine alınmak istendiği görülmekle, bunun yukarıda anılan kanunun 24/4 maddesinde belirtilen esaslı değişikli olduğunun kabulü gerekeceğinden ve yine aynı kanunun 24. Maddesinin 1. Fıkrasına göre; ... yeri sendika temsilcisinin ... akdi haklı bir sebep olmadıkça fesih edilemeyeceğinden davalı ... vereninde fesih sebebinin ne haklı ne de geçerli bir sebebe bağlı olduğunu yukarıda açıklanan nedenlerle ispatlayamadığından davacının işe iade talebi kabul edilmiştir ve ayrıca mahkemece feshin işletmesel kararın uygulanmasına yönelik olduğunun anlaşıldığı, davacının feshin sendikal faaliyet nedeniyle gerçekleştiğini ispatlayamadığı gerekçesi ile Yasanın 25/5 maddesi gereği tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, fesih bildirimi ve davalı savunması dikkate alındığında ... akdinin işletmesel karar neticesinde feshedildiği, dava, 6356 sayılı Kanun’un 24. maddesinde düzenlenen sendika temsilciliğinin güvencesine dayanılarak açılan işe iade davası olup, 24. maddeye dayanılarak açılan feshin geçersizliği ve işe iade davasında ... sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, feshin yazılı olarak açık ve kesin şekilde yapılıp yapılmadığının değerlendirileceği, salt geçerli bir nedene dayanılarak yapılan fesih, feshin geçersizliğini doğuracağı gibi haklı neden bulunsa bile fesih yazılı yapılmamışsa feshin geçersiz sayılacağı, mevcut olgulara göre, davacının ... sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiği, öte yandan, 6356 sayılı Kanun"un 24. maddesinde işyeri sendika temsilcisinin işe iadesine karar verildiği takdirde feshin geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer haklarının ödenmesi gerektiği ve kararın kesinleşmesinden itibaren altı ... günü içinde temsilcinin işe başvurması şartıyla, altı ... günü içinde işe başlatılmaması hâlinde, ... ilişkisinin devam ettiği kabul edilerek ücreti ve diğer haklarının temsilcilik süresince ödenmeye devam edeceği belirtildiğinden sendika temsilcilerine dair bu özel düzenleme gereğince davacının sendikal tazminata dair istinafının yerinde olmadığından istinaf dilekçesinde bildirilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, feshin geçersiz olduğuna dair ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden yerinde olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.
Temyiz:
Karar yasal süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında uyuşmazlık, davacının, ... sözleşmesinin feshi nedeni ile 6356 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 24. maddesindeki işyeri sendika temsilcileri için getirilen güvence ile birlikte aynı Kanun"un 25. maddesinde belirtilen sendikal tazminatı talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Konunun anlaşılabilmesi için öncelikle 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun 24. ve 25. maddelerinde yer alan düzenlemelerin irdelenmesi gerekir.
İşyeri sendika temsilciliğinin güvencesi başlığı ile Kanunda yer alan 24. maddeye göre;
“(1)İşveren, işyeri sendika temsilcilerinin ... sözleşmelerini haklı bir neden olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedemez. Fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde, temsilci veya üyesi bulunduğu sendika dava açabilir.
(2)Dava basit yargılama usulüne göre sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay kesin olarak karar verir.
(3)Temsilcinin işe iadesine karar verilirse fesih geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer hakları ödenir. Kararın kesinleşmesinden itibaren altı ... günü içinde temsilcinin işe başvurması şartıyla, altı ... günü içinde işe başlatılmaması hâlinde, ... ilişkisinin devam ettiği kabul edilerek ücreti ve diğer hakları temsilcilik süresince ödenmeye devam edilir. Bu hüküm yeniden temsilciliğe atanma hâlinde de uygulanır.
(4)İşveren, yazılı rızası olmadıkça işyeri sendika temsilcisinin işyerini değiştiremez veya işinde esaslı tarzda değişiklik yapamaz. Aksi hâlde değişiklik geçersiz sayılır.
(5)Bu madde hükümleri işyerinde çalışmaya devam eden yöneticiler hakkında da uygulanır.”
Sendika Özgürlüğü Güvencesi başlığı altında düzenlenen 25. maddeye göre ise;
“(1)İşçilerin işe alınmaları; belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri, belli bir sendikadaki üyeliği sürdürmeleri veya üyelikten çekilmeleri veya herhangi bir sendikaya üye olmaları veya olmamaları şartına bağlı tutulamaz.
(2)İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz. Ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu ... sözleşmesi hükümleri saklıdır.
(3)İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, ... saatleri dışında veya işverenin izni ile ... saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farklı işleme tabi tutulamaz.
(4)İşverenin yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi hâlinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir.
(5)Sendikal bir nedenle ... sözleşmesinin feshi hâlinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. ... sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.
(6)... sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılacak davada, feshin nedenini ispat yükümlülüğü işverene aittir. Feshin işverenin ileri sürdüğü nedene dayanmadığını iddia eden işçi, feshin sendikal nedene dayandığını ispatla yükümlüdür.
(7)Fesih dışında işverenin sendikal ayrımcılık yaptığı iddiasını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak işçi sendikal ayrımcılık yapıldığını güçlü biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren davranışının nedenini ispat etmekle yükümlü olur.
(8) Yukarıdaki hükümlere aykırı olan toplu ... sözleşmesi ve ... sözleşmesi hükümleri geçersizdir.
(9) İşçinin ... kanunları ve diğer kanunlara göre sahip olduğu hakları saklıdır.”
Görüldüğü gibi “işyeri sendika temsilciliğinin güvencesi”, temsilcisinin feshe karşı korunması 24. maddede, sendika özgürlüğünün güvencesi, sendika üyeliği veya sendikal faaliyet nedeni ile feshe karşı koruma ise 25. madde de ayrı ayrı ele alınmıştır.
Sendika işyeri temsilcisinin güvencesi, temsilcilik sıfatından kaynaklanmakta ve temsilcilik görevi ile sınırlı tutulmaktadır. Bir anlamda aslında sendikal faaliyeti ön planda olup görevinin getirdiği bir güvencedir. Eğer görevi sona ermiş ise bu nedenle ... sözleşmesi feshedilmiş olduğunda, o zaman (sendikal faaliyet nedeni ile fesihten dolayı) 25. madde ve 4857 sayılı ... Kanunu’nun 18/3 maddesi devreye girer (Süzek. S. ... Hukuku, Geniletilmiş 11. Bası. .... s: 677). Düzenlemenin amacı işyeri sendika temsilcilerine görevlerini yerine getirebilmeleri için güvence sağlamaktır.
24. maddenin 1. fıkrasında işverenin işyeri sendika temsilcilerinin ... sözleşmelerini haklı bir neden olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedemeyeceği, fesih bildiriminin tebliğinden itibaren bir ay içinde temsilcinin veya üyesi olduğu sendikanın dava açabileceği hükme bağlanmıştır.
24. madde herhangi bir sınırlama getirmeksizin işyeri sendika temsilcilerine güvence sağlamaktadır. Farklı bir anlatımla temsilci, ... Kanunu, Deniz ... Kanunu, Basın ... Kanunu veya Borçlar Kanunu kapsamında çalışsa, ... güvencesi hükümlerine tabi olsa veya olmasa da getirilen güvenceden faydalanacaktır.
24. maddeye dayanılarak açılan feshin geçersizliği ve işe iade davasında ... sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, feshin yazılı olarak açık ve kesin şekilde yapılıp yapılmadığı değerlendirilecektir. Salt geçerli bir nedene dayanılarak yapılan fesih, feshin geçersizliğini doğuracağı gibi haklı neden bulunsa bile fesih yazılı yapılmamışsa fesih geçersiz sayılacaktır. Oysa 25. maddeye göre ... sözleşmesinin sendikal bir nedenle feshi iddiasıyla açılan işe iade davasında fesih haklı nedene dayanmaktaysa bunun yazılı yapılmış olup olmaması feshin geçersizliğini doğurmayacaktır. Feshin sendikal nedene dayandığını da işçi ispat etmekle yükümlü olacaktır (25. maddenin 6. fıkrası).
24. maddenin 3. fıkrasında temsilcinin işe iadesine karar verildiğinde feshin geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve haklarının ödeneceği öngörülmüştür. İşyeri sendika temsilcisi kararın kesinleşmesinden sonra işe başlamak için başvurmasa dahi geçersiz sayılan fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer haklarını alacaktır. Ayrıca 4857 sayılı ... Kanunu’nun 21. maddesinin 3. fıkrasına göre boşta geçen süre alacağına hükmedilemeyecektir.
25. maddeye göre sendika özgürlüğünün güvencesine dayanılarak açılan feshin geçersizliği ve işe iade davasında ise feshin geçersizliğine karar verildiğinde boşta geçen süre alacağı 4857 sayılı ... Kanunu’nun 21. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 4 ayla sınırlı olarak hüküm altına alınacaktır.
24. maddenin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesinde kararın kesinleşmesinden itibaren altı ... günü içinde temsilcinin işe başvurması şartıyla, altı ... günü içinde işe başlatılmaması hâlinde, ... ilişkisinin devam ettiği kabul edilerek ücreti ve diğer haklarının temsilcilik süresince ödenmeye devam edeceği hükme bağlanmıştır. Bir başka anlatımla süresinde yapılan başvuru üzerine işveren temsilciyi işe başlatmadığında ... ilişkisi devam etmiş kabul edilip temsilci çalışmasa bile ücreti ve diğer hakları temsilcilik süresince ödenecek, yeniden temsilciliğe atandığında da bu uygulanacaktır. 25. maddeye göre açılan işe iade davasında ise işçinin başvurusu, işverenin işe başlatıp başlatmama şartına bağlı olmaksızın işçiye 1 yıllık brüt ücretinden az olmamak kaydıyla tazminat ödenmesi gerektiğine hükmedilecektir. 24. maddeden farklı olarak burada ... ilişkisi devam etmiş kabul edilmemekte, işçiye tazminat alma imkanı verilmektedir.
... güvencesi kapsamındaki işçilerin ... akitlerinin geçersiz veya haksız feshinde yargı organı tarafından verilen karar gerçek(mutlak) bir geçersizlik olmayıp, taşıdığı özellikler nedeniyle (başvuru ve işe davet) kendine özgü bir geçersizlik niteliği taşır. Buna karşılık temsilcilerin ... akitlerinin haklı bir neden olmaksızın feshedilmesi halinde yargı organı tarafından verilen karar, kesinleşmesiyle hemen devreye giren, mutlak anlamda ve genel hükümlere uygun bir geçersizliktir. Zira kesinleşme ile işveren feshi ortadan kalkar ve işveren boşta geçen tüm süre i.in ücret ve diğer hakları öder(Süzek. S. ... Hukuku. 11. Bası. s:680).
Görüldüğü üzere 6356 Sayılı Kanun’un 24. maddesinde düzenlenen sendika temsilciliğinin güvencesine dayanılarak açılan işe iade davası ile, 6356 Sayılı Kanun’un 25. maddesinde düzenlenen sendika özgürlüğünün güvencesine dayanılarak açılan davanın uygulanma şartları ve sonuçları birbirinden farklıdır.
... Gıda ... Sendikası ... yeri temsilcisi olan davacı 6356 Sayılı Yasa"nın 24. maddesinin "" bu madde hükümleri işyerinde çalışmaya devam eden yöneticiler hakkında da uygulanır "" şeklindeki 5. maddesi nedeniyle 24. madde hükümlerinin uygulanmasını isteme hakkı bulunmaktadır. Elbette davacı 24. madde yerine 25. madde hükümlerinin uygulanmasını isteyerek de dava açabilecektir. Ancak her iki hükmün amacı, uygulanma şartları ve sonuçları farklı olduğundan, dairemiz uygulamasına göre karma talepli açılamaz ve karma uygulanamaz.
Bu bakımdan dava dilekçesinde hem 6356 Sayılı Kanun’un 24. maddesinin uygulanmasını hem de 6356 Sayılı Kanun’un 25. maddesi uyarınca tazminat talep eden davacıya öncelikle “sendika işyeri temsilciliğinin güvencesi”ni düzenleyen 24. maddenin mi uygulanmasını yoksa koşulları farklı 25. maddenin mi uygulanmasını istediği hususu açıklattırılmalı sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Bu yön gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.