BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/53 Esas 2019/625 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/53
Karar No: 2019/625
Karar Tarihi: 27.06.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/53 Esas 2019/625 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/53 Esas
KARAR NO: 2019/625
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/01/2018
KARAR TARİHİ: 27/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında devam eden bir ticari ilişki olduğunu ve bu ilişkiye bağlı olarak takibe konu faturaların kesildiğini, bu faturalara göre davalı borçlunun müvekkiline 6.257,35 TL borçlu bulunduğunu, şifahi bütün istemelere rağmen borcun ödenmediğini, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün... esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ödeme emrinin tebliği akabinde borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafından davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır. Dava konusu ihtilaf, taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesi kapsamında davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı ve alacağı var ise miktarı ile tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır
Dosyamıza getirtilen İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 8.948,31 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemlerine ait davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olmakla bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; davacı şirketin 2011 yılına ait yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defterinin açılış tasdiklerinin yaptırıldığı, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmadığı, defteri kebir ve envanter defterinin ise kapanış tasdikinin yaptırılma zorunluluğunun bulunmadığı ve kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığı, davacı şirket tarafından işbu davaya konu icra takibine gerekçe olarak gösterilen 23/03/2011 tarihli, ... nolu, 2.215,31 TL bedelli ve 12/04/2011 tarihli, ... nolu, 4.042,04 TL bedelli 2 adet faturanın 2011 yılı ticari defterlerinde 120.E03 no.lu cari hesap kodunda borçlu olarak kayıt altına alınmış ve davacı şirket tarafından sadece iki adet faturanın kayıtlı olduğu cari hesap ekstresi icra takip dosyasına ibraz edilmiş ise de, davacı şirketin yevmiye defterinde muhasebe tek düzen planına aykırı olacak şekilde muhasebe kapanış fişinin kayıt altına alınmadığı, söz konusu eksikliğin 2011 yılı yevmiye defterinde davacının davalı şirketten olan alacak bakiyesini göstermesine engel olduğu 2011 yılı ticari defterlerinin ibraz edildiği gün takip konusu faturaların 2011 yılına ait olması takip tarihinin ise 5 yıl sonra 2016 yılında başlatılmış olması nedeni ile aradaki 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılları ticari defterlerinin incelemeye ibraz edilerek davacının davalıdan olan alacak iddiasının yıllar itibari ile devrederek devam edip etmediğinin tespit edilmesi gerektiği ve bu hususun davacı tarafa yerinde inceleme kapsamında davacı şirketin adresinde veya mali müşavirliğinde inceleme yapılması gerektiğinin bildirildiği, rapor hazırlanma süresinde davacı şirketin mali müşavirliğinden bu yönde sürekli olarak randevu talep edilmişse de ticari defterlerin sunulmadığı ve bu hususun davacı vekilinin de bilgisi dahilinde olup ticari defterler ibraz edilmediği, bu durumda takip konusu iki adet fatura (toplam 6.257,35 TL bedelli) davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı ise de, davacı şirketin 2011 yılı yevmiye defterinde kapanış fişi kayıt altına alınmadığından 2011 yılı bakiye alacağın görülmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafça 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılına kadar geçen süredeki ticari defterlerin talep edilmesine rağmen sunulmadığından icra takip tarihi ve dava tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı tespit edilemediği yönünde görüş ve kanaat sunulmuştur.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davacı tarafından takip ve dava konusu 23/03/2011 tarihli, ... nolu, 2.215,31 TL bedelli ve 12/04/2011 tarihli, ... nolu, 4.042,04 TL bedelli 2 adet faturadan kaynaklı icra takibi başlatıldığı, takibe konu faturaların davacı şirketin 2011 yılı defterlerinde kayıtlı olduğu ancak davacı taraf defterlerinin yasal tasdikleri yapılmadığından lehine delil vasfının bulunmadığı ve bilirkişi raporunda bu durumun "davacı şirketin yevmiye defterinde muhasebe tek düzen planına aykırı olacak şekilde muhasebe kapanış fişinin kayıt altına alınmadığı, söz konusu eksikliğin 2011 yılı yevmiye defterinde davacının davalı şirketten olan alacak bakiyesini göstermesine engel olduğu" şeklinde ifade edildiği, takip konusu fatura tarihinin 2011 yılı olmasına rağmen icra takibi 2016 yılında başlatıldığından alacağın yıllar içerisinde devredip devretmediğinin, davacının 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ait ticari defterlerinin incelemesi suretiyle tespit edilebileceği ancak davacı tarafından bu defterlerin ibraz edilmediği, bu nedenle takibe konu faturalar nedeniyle alacaklı olduğunun ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 44,40 TL ilam harcının peşin yatan 106,86 TL'den düşümü ile 62,46 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip ...
e-imza
Hakim ...
e-imza
BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR
