(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2020/2634 E. , 2020/2669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, davacının alacaklı olduğu Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2005/233 Esas sayılı takip dosyasında ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Caddesi ... Sokakta imarın, 30948 ada 6 sayılı parselini teşkil eden 620 m² miktarda arsa üzerinde inşa edilen 3 kapı nolu binada borçlu ..."ın hissesinin belirlenmesi için Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 14/01/2009 gün ve 2009/40 E. - 2009/9 K. sayılı dosyası ile izale-i şuyu davası açılması için karar verildiğini, taşınmazın mümkünse aynen taksimi, değilse satış suretiyle ortaklığın giderilmesine ve ... adına düşecek bedelin Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2005/233 Esas sayılı takip dosyasına gönderilmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 26/03/2014 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 06/05/2015 gün ve 2015/2727 E. - 2015/7628 K. sayılı kararı ile “Taşınmaz üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanununun 50/2. maddesi hükmüne uygun nitelikte olduğu görüldüğünden; mahkemece, öncelikle bilirkişi kurulundan zemin ve normal katlardaki bölümlerin başlı başına kullanılmaya elverişli bağımsız bölüm olup olmadığı ve niteliklerinin (mesken, işyeri, depo vs. gibi) ne olduğu da açıklattırılarak davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesinin ve sonradan değişiklik yapılmış ise buna ilişkin tadilat projesinin bulunup bulunmadığının taraflara ve ilgili belediyeye sorulup etraflıca araştırılması, proje mevcut değilse, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara veya projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması durumunda, öncelikle aykırılıkların giderilmesi daha sonra yapının fiilî durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün onayının ve buna bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davalı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bağımsız bölümün (konumu, yüzölçümü, kullanım amacı ve eklentileri yerinde incelenip irdelenerek) değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra arta kalan bağımsız bölümlerin pay oranları da gözetilmek suretiyle yine kura ile paydaşlara özgülenerek, gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planı gibi belgeleri paydaşların (tanınan süreye rağmen) imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle araştırmanın tamamlanmasından sonra kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması durumunda ancak satışa karar verilmesi gerektiği"ne değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ... ili, ... ilçesi,... Mahallesi, ... Caddesi, 26. Sokakta imarın 30948 ada 6 sayılı parseli teşkil eden 620 m² miktardaki arsa üzerinde 3 kapı numaralı ana taşınmazın hissedarları arasında aynen taksimi mümkün olmadığından, üzerinde bulunan takyidatlarla birlikte satılarak hissedarlar arasındaki ortaklığın giderilmesine, satış bedelinin 27/10/2017 tarihli bilirkişi raporundaki tevzi tablosunda gösterilen oranda paydaşlara dağıtılmasına karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dosya kapsamından her ne kadar dava konusu 30948 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurulmasına elverişli kargir bir bina bulunsa dahi eldeki davanın 2009 yılında açıldığı ve mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde taraflara verilen sürelere rağmen kat mülkiyeti tesis edilmediği anlaşılmakla gelinen aşama itibariyle mahkemece yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 07/09/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.