Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/2783 Esas 2019/5079 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2783
Karar No: 2019/5079
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/2783 Esas 2019/5079 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalılar, bir kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imza atmışlardır. Asıl borçlu tarafından borcun ödenmemesi üzerine icra takibi başlatılmıştır. Davalılardan biri, asıl borçlunun ortaklığından ayrıldığını ve borçtan sorumlu olmadığını iddia etmiştir. Diğer davalı ise kefaletten sorumlu olmadığını belirtmiştir. Yapılan yargılama sonucunda, davalıların kefaletleri şirket tüzel kişiliğinden bağımsız olan şahsi kefalet olduğu ve davalının şirket hissesini devretmesi, ortaklıktan çıkması-çıkarılması vb. durumlarının kefalet sorumluluğunu etkilemediği belirlenmiştir. Kefilin sorumlu olduğu azami miktarın anlaşılması gerektiği belirtilmiş ve icra takibinin toplam bedeli ne olursa olsun kefilden tahsil edilebilecek tutarın kefil olunan tutarla sınırlı bulunduğu ifade edilmiştir. Bu kapsamda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve itirazın kısmen iptal edilmesine hükmedilmiştir.
Kanun Maddeleri: 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 484. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2018/2783 E.  ,  2019/5079 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı ... Sağlık Hizmetleri Çevre ve İklim Koruma Ltd. Şti. arasında imzalanan genel kredi ve gayrinakdi kredi sözleşmesine davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, asıl borçlu tarafından borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, yapılan takibe davalı ... tarafından asıl borçlu şirketin ortaklığından ayrıldığı ve borçtan sorumlu olmadığını ileri sürerek, diğer davalı ... tarafından da yetkiye ve borca itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., ... Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti"nin hem ortağı hem de imza yetkilisi olarak kredi sözleşmesine imza attığını, kefillikle ilgili bir evrak imzalamadığını, geçerli bir kefaletten söz edebilmek için sözleşmede el yazısıyla ve bu anlama gelen bir ifadenin olmasının gerektiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, her iki davalının kefaletlerinin şirket tüzel kişiliğinden bağımsız olan şahsi kefalet olduğu, yani davalının şirket hissesini devretmesi, ortaklıktan çıkması-çıkarılması vb. durumlarının davalıların bu kefalet sorumluluğunu etkilemediği, 818 sayılı Kanunun 484. maddesinde yer alan "kefilin mesul olacağı muayyen miktar" ibaresinden de kefilin sorumlu olduğu azami miktarın anlaşılması gerektiği, bir başka anlatımla icra takibinin toplam bedeli ne olursa olsun kefilden tahsil edilebilecek tutarın kefil olunan tutarla sınırlı bulunduğu daha fazlasının kefilden tahsil edilmesinin hukuka aykırı olup, icra dairesinin yetkili olduğu gerekçesiyle itirazın yetki yönünden kaldırılmasına, esas bakımından da davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptal edilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalılardan ..."dan alınmasına, 11/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.