Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5775
Karar No: 2016/1345
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5775 Esas 2016/1345 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/5775 E.  ,  2016/1345 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    .


    Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 10/12/2012 gün ve 2006/766 - 2012/366 sayılı kararı bozan Daire"nin 09/10/2014 gün ve 2013/8668 - 2014/15289 sayılı kararı davacı vekili tarafından karar düzeltmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davalı şirket ile dava dışı ...Ortaklığı arasında 13.07.2000 tarihinde, servis ile ilgili olarak 10 yıl süreli ...Anlaşması akdedildiğini, ayrıca ...Ortaklığı tarafından 13.07.2000 ve 02.08.2000 tarihli ariyet demirbaş senedi ile bir kısım demirbaşların davalı yana ariyet olarak verildiğini, ...Ortaklığı"nın 31.12.2000"de sona erip anlaşmaların müvekkili şirkete devredilmiş olması nedeni ile fesih tarihinden itibaren söz konusu anlaşmaların tarafının müvekkili şirket olduğunu, yanlar arasında mevcut anlaşmanın ilgili maddeleri gereğince davalı şirketin, münhasıran ... marka ve amblemi ile satışa arz edilen madeni ve sentetik yağlar ile diğer ürünleri, münhasıran ..."den veya onun göstereceği yerden satın almayı, serviste kullanmayı, evsafını değiştirmeden satmayı ve teşhir etmeyi,anlaşma süresince yılda asgari toplam 70 ton ... markalı ürün almayı anlaşmanın süresinden önce feshedildiği ya da anlaşma hükümlerini kısmen veya tamamen ihlal etmesi halinde anlaşmanın ... tarafından feshedilmesi halinde ..."nin fesih nedeni ile maruz kalacağı bilcümle zarar ve ziyanı karşılamayı kabul ve taahhüt ettiğini, davalı şirketin açıklanan yükümlülüklerine karşılık, yıllık 70 ton asgari alış taahhüdünü yerine getirmeyerek ve münhasırlık şartını ihlal ederek başkaca marka madeni yağlar kullanmak suretiyle, bayilik anlaşması hükümlerini ihlal ettiğini, müvekkili tarafından keşide edilen ihtar ile ihlallere son verilmesi talep olmuşsa da, davalının ihlallerini sürdürmeye devam ettiğini,... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2005/348 D.İş sayılı dosyasından yapılan tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda da, davalı şirketin müvekkil şirket dışında başkaca şirketlerden madeni yağ alımında bulunduğu, bu madeni yağların satış ve teşhirini gerçekleştirdiğinin tespit edildiğini ileri sürerek, 638.000 USD kâr mahrumiyeti alacaklarının şimdilik 5.000 USD"sinin, ihtar tarihinden itibaren yabancı paraya işletilecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalıya ariyet olarak bırakılan demirbaşların müvekkili şirkete iadesine, iadesinin mümkün olmaması halinde ariyet demirbaşların bedeli olan 18.296 USD"nin yabancı paraya uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıdan ...alındığını, ancak alınan bu madeni yağların davacının iddia ettiği gibi yukarıda belirtilen sözleşme kapsamında değil, herhangi bir müşteri sıfatı ile alınmış olduğunu, davacıdan madeni yağ veya başka bir ürün alınmasının, sonlandırılan bir sözleşmenin devam ettiği veya o sözleşmeye istinaden madeni yağ veya ürün alındığı anlamına gelmeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının sözleşmenin imzalanmasından itibaren asgari alım taahhüdünü hiçbir zaman yerine getirmediği ve davacının da hiçbir yıllık dönemde bu aykırılığı ileri sürerek sözleşmeyi feshetmediği ya da ilgili dönemler için cezai şart bedelini talep etmediği, davacının sözleşmeyi ifaya devam ederek ticari yarar sağladığı ve alım taahhüdüne uyulmamasının önemli olmadığına dair bir güven oluşturduğu, sözleşmenin başından itibaren her yıl alım taahhüdünün yerine getirilmediği ve ticari yarar sağlanmaya devam edilerek aradan uzun zaman geçtikten sonra buna ilişkin talepte bulunulmasının çelişkili bir davranış ya da uyandırılan güvene aykırı davranış olarak MK 2. maddesine aykırı görülmesinin gerektiği, böyle bir durumda, gerek tonaj taahhüdü uygulamasından BK"nın 158/2. maddesi uyarınca zımnen feragat edildiğinin kabulü ve MK"nın 2. maddesi uyarınca geçerli sayılmaması ayrıca sözleşmenin ifa edildiği fesihten önceki dönemler için fesihten sonra müspet zarar istenmesinin mümkün olmaması gerekse müspet zararın henüz doğmadan önce taraflar arasında kararlaştırılmasının da hukuken bağlayıcı olmayacağı da nazara alınarak, fesihten sonraki dönem için de tonaj taahhüdü uyarınca mahrum kalınan kâr hesabı yapılmasının mümkün olmadığı, BK"nın 106.-108 maddeleri uyarınca davacının sözleşmenin devamı halinde elde edeceği ama mahrum kaldığı kâr nedeniyle talepte bulunmasının mümkün olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 5.000 USD mahrum kalınan kâr ile 1.732,88 USD ariyet mal bedeli olmak üzere toplam; 6.732,88 USD"nin temerrüt tarihi olan 19.01.2006 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 4/A maddesi uyarınca ödeme tarihindeki TL karşılığının davalıdan tahsiline, davacının fazlaya ait ariyet bedelinin tahsiline ilişkin alacak talebinin reddine dair verilen karar taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 09/10/2014 tarihli kararı ile bozulmuştur.
    Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    60,80 KDH
    57,60 KDPH
    03,20 KDBH
    265,00 Ceza


    11/02/2016 GÜL

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi