İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 (Ek karar: 28.10.2015) tarih ve 2015/385 Esas, 2015/383 Karar sayılı kararı
İtirazla İlgili Karar ve Hüküm : Temyiz talebinin reddi; 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 62, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Suç : Terör örgütünün propagandasını yapma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Dairemiz kararına karşı yapılan itirazın, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar uyarınca bir bütün olarak incelenmesinde;
Terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan sanık ...’ın yapılan yargılaması sonucunda, Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 tarih ve 2015/385 Esas, 2015/383 Karar sayılı kararı ile adı geçen sanığın 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 62/1 uyarınca 10 ay hapis cezasıyla mahkumiyetine hükmedildiği, hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 tarihli ek kararı ile hükmün CMUK"nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra temyiz edilmesi nedeniyle 28.10.2015 tarihinde temyiz talebinin reddine karar verildiği, temyiz talebinin reddine dair söz konusu kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine ise dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.12.2015 tarih ve 16-2015/387591 sayılı tebliğnamesi ile “temyiz talebinin süresinde yapılmaması nedeniyle mahkemenin isteminin reddine ilişkin kararının onanması” talep edilerek Dairemize gönderildiği,
Dairemizin 10.02.2016 tarih ve 2015/8267 Esas, 2016/629 Karar sayılı ilamı ile de yerel mahkemenin temyiz talebinin reddine dair kararının onandığı anlaşılmıştır.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 02.05.2016 tarih ve KD- 2016/151015 sayılı yazısı ile “Sanığın dava dosyası Yargıtay aşamasında iken Kars Ağır Ceza Mahkemesine gönderdiği dilekçe ile kararı süresi içerisinde temyiz etmek için Yargıtay 9. Ceza Dairesine dilekçe gönderdiği, ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesince dosyanın kendilerinde olmadığından bahisle cevap verdiğini belirtmesi nedeniyle 19.02.2016 tarihinde mahkemece Oltu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğüne ..."ın dosyasının tetkik edilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesine hitaben yazmış olduğu bir dilekçe bulunup bulunmadığı hususunda yazılan müzekkereye, Oltu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 19.02.2016 tarih 95188164/2016/2245 sayılı cevabi yazısı ile ..."ın 09.10.2015 tarihinde Cezaevi aracılığıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanlığına Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/385 Esas sayılı dava dosyasında verilen hükme itirazını içerir dilekçe yazdığı, dilekçenin cezaevi müdürlüğünce aynı tarihte Oltu Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere bürosuna gönderildiği yönünde cevap verilmiş olduğu, sanığın 06.10.2015 tarihinde yüzüne karşı verilen kararı 09.10.2015 tarihinde Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere yazmış olduğu dilekçesi ile süresi içerisinde temyiz ettiği, CMK"nın 264. maddesi uyarınca merciin belirlenmesinde hatanın başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağı, Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 tarihli kararının süresi içerisinde temyiz edildiğini” belirtilerek, yerel mahkemenin temyiz talebinin reddine dair kararının onanmasına ilişkin Dairemizin 10.02.2016 tarih ve 2015/8267 Esas, 2016/629 Karar sayılı kararının kaldırılarak, ek karardaki temyiz isteminin süre nedeniyle reddine dair kararın bozulmasına karar verilerek yapılacak olan inceleme sonucunda, Kars Ağır Ceza Mahkemesinin silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan sanık hakkında vermiş olduğu 06.10.2015 tarih ve 2015/385 Esas, 2015/383 Karar sayılı mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
İtiraz yazısı ve dava dosyası incelendiğinde; sanığın 09.10.2015 tarihinde cezaevi aracılığıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanlığına Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/385 Esas sayılı dava dosyasında verilen hükme itirazını içerir dilekçe yazdığı, dilekçenin cezaevi müdürlüğünce aynı tarihte Oltu Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere bürosuna gönderildiği ve buna ilişkin olarak sanığın 09.10.2015 tarihli dilekçesinin de dava dosyasına gönderilmiş olduğu tespit edildiğinden, sanığın 06.10.2015 tarihinde yüzüne karşı verilen kararı 09.10.2015 tarihinde Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere yazmış olduğu dilekçesi ile süresi içerisinde temyiz ettiği, CMK"nın 264. maddesi uyarınca merciin belirlenmesindeki hata başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 tarihli kararının süresi içerisinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar karşısında; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE, Dairemizin 10.02.2016 tarih ve 2015/8267 Esas, 2016/629 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 28.10.2015 tarih ve 2015/385 Esas, 2015/383 Karar sayılı temyiz isteminin süre nedeniyle reddine dair kararının BOZULMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; karar başlığında suç tarihinin “15.05.2015” yerine “10.06.2015” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 19.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.