11. Hukuk Dairesi 2016/204 E. , 2016/1245 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
.
Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05.02.2015 tarih ve 2012/66-2015/42 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında 16/10/1995 tarihinde tarımsal kredi sözleşmesi imzalandığını, kredi borcunun ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 63.822,34 TL alacağın vade tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, kredi teminatı olarak taşınmazları üzerine ipotek tesis edildiğini, 6.000 TL"nin icra takip dosyasına yatırıldığını, davacının herhangi bir hak ve alacağının kalmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, ipoteklerin limit ipoteği olduğu, alacaklının takip konusu ipotek akit tablosundaki limiti aşar şekilde borçlu aleyhine takip yapmasının mümkün olmadığı, teminat altına alınmayan alacak için kredi borçlusu hakkında yöntemine uygun olarak ayrı bir takip yapılması gerektiği, ipotek veren üçüncü kişi olan şikayetçinin sorumluluğunun,...İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2011/22 Esas ve 2011/135 Karar sayılı ilamı ile belirtilen 6.000 TL ile sınırlı olduğu, davalı yönünden limit fazlası olan takip miktarının iptalinin gerektiği, ipotek veren davalının aynı zamanda ipotek aktinin dayanağı olan kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olmasının, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte ipotek limiti ile sorumlu olduğu ilkesini değiştirmeyeceği, davalı tarafın ... İcra Hukuk Mahkemesi"nin kararına istinaden üst sınır ipoteği karşılığında borcu ödediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı banka vekili temyiz etmiştir.
Dava, tarımsal kredi sözlşemesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Kredi sözleşmesinde davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatlarının bulunduğu gözönünde bulundurularak, sözleşmede kararlaştırılan kefalet limitinin, davalılar yönünden temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediğinin ve sonuçlarının belirlenmesi, teminat olarak gösterilen ipotek nedeni ile yapılan bir ödeme varsa bunun da borçtan düşülmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.