9. Ceza Dairesi 2021/124 E. , 2021/758 K.
"İçtihat Metni"Talep Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
Talepte Bulunulan İlgili Daire Kararı : 25/12/2013 tarihli 2013/12451 Esas, 2013/16865 Karar sayılı onama kararı
Taleple İlgili Mahkeme Kararı : Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/01/2010 tarih 2008/1088 Esas, 2010/66 Karar sayılı ilamı
Taleple İlgili Hüküm : Mahkumiyet
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazı ve ekindeki dava dosyası, 05/07/2012 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun"un 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan açılan davanın yargılaması sonunda Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/01/2010 tarih, 2008/1088 esas, 2010/66 karar sayılı mahkumiyet kararının sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/12451-2013/16865 sayılı kararı ile "ONANMASINA" oybirliğiyle karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2021 tarihli itiraz dilekçesinde:
"Sanık ... hakkında, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 17/09/2008 tarih ve 2007/67963 soruşturma sayılı iddianamesi ile; 17/12/2007 tarihinde .... Antalya Sitesi 3189/1 sokak, No: 156 sayılı adreste bulunan ...’a ait iş yerinden hırsızlık olayıyla ilgili vatandaşlar tarafından yakalanarak kolluğa teslim edildiğinde, ...’ya ait nüfus cüzdanını görevlilere göstererek mağdura ait kimlik bilgilerini kullandığı ve bu kimlik bilgleri ile soruşturma başlatılarak bir kısım soruşturma evrakının düzenlendiği, araştırma sonucunda gerçek kimliğinin tespit edildiği iddiasıyla TCK’nın 268/1 maddesi yollamasıyla anılan Kanunun 267/1,53 ve 58 maddeleri uyarınca “Başkalarına ait kimlik veya kimlik bigilerini kullanma” suçundan kamu davası açıldığı,
Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/1088 esasına kayden yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 22/01/2020 gün ve 2008/1088-2010/66 sayılı kararı ile atılı suçtan, TCK"nın 268/1 maddesi yollamasıyla anılan Kanunun 267/1, 62, 53 ve 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezasına, hak yoksunluğuna, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirine tabii tutulmasına karar verildiği ve kararın sanık tarafından temyizi üzerine Yüksek Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 25/12/2013 gün ve 2013/12451-16865 sayılı kararı ile hükmün onandığı,
Hükümlünün 03/01/2020 tarihli, başka bir nedene dayanan karar düzeltme istemli dilekçesi üzerine; dosya kapsamının, adli sicil kaydı ile uyap entegrasyon ve başka mahkemelerin gerekçeli kararlarını görüntüleme ekranından elde edilen bilgi ve belgelerin incelenmesinde;
Sanık hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 27/12/2007 tarih ve 2007/67976 soruşturma sayılı, suç tarihi 17/12/2007, müştekisi ... olan iddianamesi ile; sanığın yanında bulunan ancak açık kimliği tespit edilemeyen bir şahıs ile müştekinin büfesine gittikleri, kontör sordukları, almadan gittikleri, sanığın büfeye tekrar gelerek kontör aldığı, bir süre sonra dükkan komşusu çocuğun müştekinin yanına gelerek, telefon ile hırsızlık bürodan polisin aradığını söylediği, bunun üzerine müştekinin yan dükkana geçtiği, telefondaki şahsın kendisini oyaladığını anlayan müştekinin büfeye koştuğu ve sanığı kasanın başında elinde para ve kontörler ile yakaladığı, sanığın polislere ..."ya ait kimliği verdiği iddiasıyla “TCK’nın 142/1.b, 35, 116/1, 267/1, 53, 58” maddeleri uyarınca Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlığa Teşebbüs, İşyeri Dokunulmazlığını İhlal ve İftira suçundan kamu davası açıldığı,
Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/44 esasına kayden yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 29/01/2009 gün ve : 2008/44-2009/73 sayılı kararı ile; iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan beraatine, hırsızlık ve Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira suçundan mahkumiyetine karar verildiği, kararın sanık tarafından temyizi üzerine Yüksek Yargıtay 13. Ceza Dairesi"nin 17/09/2013 gün ve 2012/15840-2013/24707 sayılı kararı ile hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmü ve TCK’nın 268 maddesi yollmasıyla 267/1, 269/2, 62 ve 58 maddeleri uyarınca iftira suçundan verilen 2 ay 15 gün hapis cezasına, mükerrirlere özgü infaz rejimine, cezanın infazından sonra denetimli serbeslik tedbirine dair mahkumiyet hükmünün onandığı belirlenmiş,
Sonuç olarak; Sanığın 17/12/2007 tarihli, Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle işlediği iftira suçunu oluşturan eylemi nedeniyle iki kez yargılandığı ve mahkumiyetine karar verildiği görülmüştür.
Kanunlarda açıkça yazılı olmadan da uygulanan bir hukuk normu olarak doktrinde de kabul olunan ve muhakeme hukukunun ana ilkelerinden olan "Non bis in idem" ilkesi, 1412 sayılı CMUK"nun 253. maddesinin üçüncü fıkrasında; "Aynı konuda, aynı sanık için evvelce verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava var ise davanın reddine karar verilir", 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK"nun "Duruşmanın sona ermesi ve hüküm" başlıklı 223. maddesinin yedinci fıkrasında ise; "Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir" şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, aynı fiil nedeniyle, aynı sanık hakkında önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, sonradan açılmış olan davanın reddine karar verilmesi gerekecektir.
Buradan hareketle; sanık hakkında 17/12/2007 suç tarihli Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira suçundan açılan ve Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/1088 esas sayılı dosyasında görülen dava "mükerrer dava" niteliğinde olup, 5271 sayılı CMK"nun 223/7. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetine dair verilen kararın onanmasına ilişkin Yargıtay ilamına itirazda bulunulması gerektiği görülmüştür.
Özel Daire onama ilamının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün, mükerrer açılan davanın 5271 sayılı CMK"nun 223/7. maddesi uyarınca reddi yerine, duruşmaya devamla hüküm kurulması isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmelidir.
" düşüncesiyle Dairemizin kararına karşı itirazda bulunmuştur.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Dairemiz arasındaki uyuşmazlık, sanık hakkında mükerrer dava bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Adli sicil ve UYAP kayıtları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 27/12/2007 tarih ve 2007/67976 soruşturma sayılı iddianamesi ile; Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlığa Teşebbüs, İşyeri Dokunulmazlığını İhlal ve İftira suçlarından TCK’nın 142/1.b, 35, 116/1, 267/1, 53, 58 maddeleri uyarınca Antalya Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonrasında 29/01/2009 tarih, 2008/44 E., 2009/73 K. sayılı kararı ile verilen mahkumiyet hükmünün temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Ceza Dairesi"nin 17/09/2013 tarih 2012/15840 E., 2013/24707 K. sayılı kararı ile onanarak hükmün kesinleştiği, ayrıca sanık hakkında aynı olaya ilişkin olarak Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 17/09/2008 tarih ve 2007/67963 sayılı iddianamesi ile; "Başkalarına ait kimlik veya kimlik bigilerini kullanma" suçundan TCK’nın 268/1 maddesi yollamasıyla anılan Kanunun 267/1,53 ve 58 maddeleri uyarınca Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığı ve yapılan yargılama neticesinde Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/01/2010 tarih, 2008/1088 E., 2010/66 K., sayılı kararı ile TCK"nın 268/1 maddesi yollamasıyla anılan Kanunun 267/1, 62, 53 ve 58 maddeleri uyarınca uyarınca mahkumiyetine hükmedildiği ve mükerrer dava nedeniyle sanık hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görülerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR;
1- İtirazın kabulü ile itiraza konu Dairemizin 25/12/2013 tarihli ve 2013/12451 E., 16865 K. sayılı onama kararının kaldırılmasına,
2- Sanığın temyizine ilişkin incelemede;
Aynı fiil nedeniyle sanık hakkında Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/44 esasına kayıtlı davanın açıldığı ve anılan Mahkemenin 29/01/2009 tarih ve 2009/73 sayılı kararıyla hükmolunan mahkumiyetin Yargıtay 13.Ceza Dairesinin 17/09/2013 tarihli onama kararıyla kesinleştiği anlaşıldığından, mükerrer dava nedeniyle CMK"nın 223/7. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, sanık hakkındaki hüküm infaza verilmiş ise İNFAZIN DURDURULMASINA, sanık bu mahkumiyet hükmü nedeniyle infaz kurumuna alınmış ise SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı"na yazı yazılmasına, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.