Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/3784 Esas 2015/15625 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3784
Karar No: 2015/15625
Karar Tarihi: 25.11.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/3784 Esas 2015/15625 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir menfi tespit davası sonucunda davalının lehine karar verilmiştir. Davacı borçlu, takip konusu çeklerin imzalarının kendisine ait olmadığını iddia etmiştir. Davalı alacaklı ise çeklerin kendilerine devredildiğini ve borcun tamamının ödendiğini belirtmiştir. Mahkeme, davacının açtığı istirdat davasının süresinde olduğunu ancak hükümde yanılgı olduğu gerekçesiyle bozmuştur. İİK 72/7. maddeye göre istirdat davası açma süresinin borçlunun ödeme tarihinden itibaren bir yıl olduğu açıklanarak, mahkemenin kararında yanıltıcı bir husus olduğu vurgulanmıştır.
İİK 72/7. madde: \"İstirdat davası, borçlunun ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde açılır.\"
19. Hukuk Dairesi         2015/3784 E.  ,  2015/15625 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı alacaklının müvekkili aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2008/20684 sayılı dosyası ile takip başlattığını, davacı müvekkilinin ihtiyati haciz esnasında muhafazayı önlemek amacı ile 15.500,00 TL sını dosyaya bloke ettiğini, geri kalan 500,00 TL yi ise alacaklı vekiline ödediğini, takip konusu çeklerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek müvekkilinin... İcra Müdürlüğünün 2008/20684 sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya konu çeklerin dava dışı... tarafından faktoring sözleşmesi kapsamında mevzuata uygun olarak müvekkiline tevdi edildiğini, müvekkili şirketin alacağını tahsil etmek amacı ile icra takibine geçildiğini, davacı borçlunun 02/09/2008 tarihinde 15.500 TL yi icra dosyasına ve 500 TL yi de elden ödemek suretiyle borcun tamamını ödediğini, dava konusu çekleri devraldıkları dava dışı şirketin çekleri fatura ile ilişkilendirerek kendilerine devrettiğini, davacının çeki temlik aldıkları kişi ile aralarındaki defileri kendilerine karşı ileri süremeyeceğini beyan etmiş davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, açılan davanın istirdat davası olduğu, İİK 72/7. maddesi uyarınca istirdat davasının 1 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, hak düşürücü sürenin borçlu tarafça icra dosyasına ödeme tarihinde başlayacağı, davacının icra dosyasına borcun 02/09/2008 tarihinde yatırıldığı, davanın ise 13/11/2009 tarihinde hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava İİK. 72/7. maddesi uyarınca açılan istirdat istemine ilişkindir. Anılan maddedeki 1 yıllık dava açma süresi borçlu olunmayan bir paranın tüm ferileri ile birlikte tamamen ödendiği tarihten itibaren başlar. Somut olayımızda icra takip dosyasındaki takip borcunun tamamı, faiz, icra harç ve giderleri ödenmediğinden dava açma süresi henüz başlamamış olması nedeniyle davanın süresinde olduğu ve işin esasına girilip karar verilmesi gerekirken 1 yıllık dava açma süresinin dolduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.