MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, tehdit
HÜKÜM : CMK’nın 223/2-a ve 223/2-e maddeleri uyarınca ayrı ayrı beraat

Dolandırıcılık ve tehdit suçlarından, sanık hakkında verilen beraat hükümleri, Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Katılanın borcuna istinaden 21.10.2011 düzenleme, 30.02.2012 ödeme tarihli, 35.000 TL bedelli senedi sanığa verdiği, katılanın senedi vadesinden önce ödemek istemesi üzerine, sanığın tanık olarak beyanı alınan ... aracılığıyla katılana suça konu senedi gönderdiği, katılanın ise kendisine ait gerçek senet olduğu düşüncesiyle senet bedeli olan 35.000 TL’yi ödediği, ancak aynı gün sanığın katılanı arayarak gerçek senedin kendisinde olduğunu söyledikten sonra, katılanın işyerine giderek "bu senedi ödemezsen seni yakarım" şeklinde katılanı tehdit ettiği, katılanın gerçek senet için de ayrıca 35.000 TL ödediği ve başka senet çıkarılmayacağına dair tanık ..."ın şahitliğinde belge düzenledikleri, yapılan bilirkişi incelemesinde; senetler üzerindeki yazıların aynı kişiye ait olduğu, senetlerden birinin imzasının katılana ait olduğu, diğerinin ise sahte olarak tanzim edildiğinin belirtildiği ve bu surette sanığın üzerine atılı dolandırıcılık ile tehdit suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
1-Dosya kapsamına göre; katılanın sanığa olan borcuna karşılık 35.000 TL senedi sanığa verdiği, suç tarihinde senet bedeli olan 35.000 TL’yi sanığa ödediği, sanığın ise suça konu sahte olarak düzenlenmiş senedi katılana iade ettiği, akabinde katılanı arayıp gerçek senedin kendisinde olduğunu ve bu senedi ödemezse katılanı yakacağını söyleyerek tehdit etmek suretiyle, katılandan senet bedeli dışında ayrıca 35.000 TL haksız menfaat temin ettiği ve üzerine atılı dolandırıcılık ile tehdit suçlarının sübuta erdiği anlaşılmakla, dolandırıcılık ve tehdit eylemlerinin uzlaşmaya tabi olmayan özel belgede sahtecilik suçu ile birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma müessesesinin uygulanma imkanı bulunmadığı da göz önünde bulundurularak, sanığın üzerine atılı eylemler nedeniyle mahkumiyetine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hatalı değerlendirme ile beraatine hükmedilmesi,
2-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 23/11/2011 olarak gösterilmesi gerekirken 22/10/2012 olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.