13. Hukuk Dairesi 2016/11509 E. , 2019/455 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... Oto. Servis ve Tic. A.Ş. avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalılardan ..."den 30.11.2012 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduklarını, satın alınan otomobilin şanzıman, start-stop ve yağ eksiltme problemleri nedeniyle birden fazla defa servise götürülmek zorunda kalındığını, servisçe gerçekleştirilen müdahalelere rağmen de halen sorunlarının devam ettiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini dilemiştir.
Davalılar ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile dava konusu aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; davacıya ait ... plakalı 2012 model ... marka ... şase nolu aracın aynı nitelikte sıfır kilometre ve takyidatsız yenisi ile değiştirilmesine, davalıların müteselsil sorumlu olduğunun kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... Otomotiv Servis ve Ticaret A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece yargılama makamınca, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile ileri sürülen mütalaa ve tespitler ışığında dava konusu aracın garanti süresi dolmadan ve bir yıl içerisinde toplam dört defa arızalanmış olduğu, böylece Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14 üncü maddesinde düzenlenen bir yıl içinde dört defa arızalanma olgusunun gerçekleştiği, araçtaki arızanın keşif tarihi itibarıyla da devam ediyor olması ve arızanın sık aralıklarla tekrarlamış olması gözetilerek, meydana gelen arızaların araçtan yararlanamamayı sürekli kıldığı, bu gerekçeyle, davacının aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, ilk derece yargılama makamınca hükme esas alınan bilirkişi tarafından araç ve dosya üzerinde yapılan incelemeler neticesinde dava konusu otomobilde ortaya çıkan arızaların o kilometredeki bir araç için normal olmadığı, bu arızalar hakkında kullanım hatasını veya yakıt hatasını gösterir bir emare de olmadığından arızaların araçtan-imalattan kaynaklı arızalar olabileceği kanaatine varıldığı ifade edilmiştir. HMK"nın 266 ve devamı maddeleri uyarınca çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bilgi ve belgelere dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabileceğinin gözden uzak tutulmaması gerekir. Bu bağlamda mahkemece hükme esas alınan raporda bilirkişi; dava konusu araçta ortaya çıkmış olan arızaların kaynağı bakımından tespite değil bir ihtimale dayalı olarak sonuç çıkarmış olup, aracın ayıplı olup olmadığı ve bu ayıbın nevi noktasında da bir bilgi vermemektedir. Bu şekilde ihtimale dayalı ve yetersiz rapor esas alınmak suretiyle eksik inceleme sonucu karar verilmesi doğru görülmemiştir. O halde, mahkemece, bu konuda rapor düzenlemeye ehil ve donanımlı bir Üniversiteden, konularında uzmanların bulunduğu, akademik kariyere sahip 3 kişilik bilirkişi kurulundan, tüm dosya kapsamı değerlendirilmek suretiyle, teknik verileri gösterir, bu verileri yorumlar mahiyette ve bu yorumların nedenlerini açıklayıcı, taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli, taraf itirazlarını karşılar nitelikte rapor alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı ve bu nedenle eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.113,92 TL harcın istek halinde davalı ... Oto. Servis ve Tic. A.Ş."ye iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.