Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2015/905
Karar No: 2016/41

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2015/905 Esas 2016/41 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından nitelikli yağma suçundan sanığa dört yıl oniki ay hapis cezası verilmiş, ancak Yargıtay 6. Ceza Dairesi tarafından isabetli bulunmamıştır. Bunun üzerine Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sanığa sekiz yıl dört ay hapis cezası verilmiştir. Bu kararın da incelenmesi için dosya Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 5237 sayılı TCK'nun 149/1-a-c-h, 62, 63 ve 53. maddeleri.
Ceza Genel Kurulu         2015/905 E.  ,  2016/41 K.

    "İçtihat Metni"

    Kararı Veren
    Yargıtay Dairesi : 6. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : Ağır Ceza

    Sanık ..."nun nitelikli yağma suçundan 765 sayılı TCK"nun 497/2, 59/2, 31 ve 33. maddeleri gereğince onaltı yıl sekiz ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ağır Ceza Mahkemesince verilen 30.12.2004 gün ve 192-365 sayılı hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi"nce 30.05.2005 gün ve 2194-5461 sayı ile onanmak suretiyle kesinleşmiştir.
    01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı TCK"nun yürürlüğe girmesiyle, dosyayı yeniden ele alan Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesince 19.08.2005 gün 192-365 sayılı ek karar ile dosya üzerinde gerekli değerlendirme yapılarak 5237 sayılı TCK"nun lehe sonuç doğurduğu kabul edilip hükümlünün 5237 sayılı TCK"nun 149/1-a-c, 150/2, 62. maddeleri gereğince dört yıl oniki ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve infazın durdurulmasına ilişkin, hükmün, hükümlü müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 25.04.2012 gün ve 2188-8446 sayı ile;
    “ 1-5252 sayılı Yasanın 9/3 maddesi uyarınca, hükümlü yararına olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, 5237 sayılı Yasaya göre suç oluşturan eylem nedeniyle temel cezanın anılan Yasanın 61. maddesindeki ölçütlerde gözetilerek ne şekilde saptanacağının belirlenmesi, bireyselleştirme amacına yönelik takdir hakkının kullanılması bakımından duruşma açılarak hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    2- 5237 sayılı TCK"nun 148 ve 149. maddelerinde tanımlanan yağma suçları ile 765 sayılı TCK"nun 497/2. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, hükümlü ve suç ortaklarının mağdurlar Erkut Murat’ı gece sayılan saat 23.00 sıralarında bıçak zoruyla üzerlerini arayıp yağmaladıklarının anlaşılması karşısında; eylemin mağdur sayısınca ayrı ayrı 5237 sayılı Yasanın 149/1-a, c, h maddesinde belirtilen nitelikli yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılması,
    3- Koşulları oluşmadığı halde, değer azlığı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 150/2. maddesinin uygulanması suretiyle hükümlünün cezasından indirim yapılması,
    4- Hükümlü hakkında, 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinde belirtilen haklardan yoksun kılınma kararı verilmemesi" isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda Ağır Ceza Mahkemesince 28.09.2012 gün 303-330 sayı ile hükümlünün 5237 sayılı TCK"nun 149/1-a-c-h, 62, 63 ve 53. maddeleri uyarınca sekiz yıl dört ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, hükmün, hükümlü müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 26.11.2014 gün ve 29197-20706 sayı ile;
    "...Hükümlü hakkında verilen uyarlamaya ilişkin 19.08.2005 günlü hükmün, Dairemizin 25.04.2012 tarih ve 2188-8446 sayılı kararı ile esastan bozulduğu, mahkemece bozmaya eylemli olarak uyulduğu halde, bozma ilamının (2) numaralı fıkrasının gerekleri yerine getirilmeyerek yazılı biçimde karar verilmesi," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Bu bozmaya da uyan Ağır Ceza Mahkemesince 27.01.2015 gün ve 480-18 sayı ile; hükümlünün geceleyin birden fazla kişi ile birlikte silahla yağma suçundan 5237 sayılı TCK"nun 149/1-a-c-h, 62, 63 ve 53. maddeleri uyarınca iki kez on yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, mahsuba ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.
    Bu hükmün de hükümlü müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.10.2015 gün ve 65037 sayılı “bozma” istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Hükme ilişkin tebliğname Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca Yargıtay Ceza Genel Kuruluna hitaben düzenlenmiş ise de; yerel mahkemece bozmaya uyularak karar verilmesi karşısında öncelikle ortada Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir direnme kararının mevcut olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    İncelenen dosya kapsamından; Özel Dairece hükmün, lehe kanun değerlendirmesinin usul ve kanuna uygun olarak yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, yerel mahkemece bozmaya uyulmasına karar verildikten sonra ve bozma doğrultusunda yeni bir hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
    Ceza Genel Kurulunun uyum ve süreklilik gösteren kararlarında da belirtildiği gibi, bir hüküm bozulmakla tümüyle ortadan kalkmaktadır. Yerel mahkeme, bozma üzerine yeni ve değişik bir karar vermekte serbesttir. Bozmaya uyularak verilen kararlar da yeni bir hüküm olup, direnme kararı niteliğinde olmadığından, öncelikle Özel Dairece incelenmesi gerekmektedir. Bozmaya uyulmak suretiyle verilen ve Özel Dairece incelenmeyen bir hükmün, doğrudan doğruya ve ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi kanunen mümkün değildir.
    Bu itibarla, yerel mahkeme hükmü direnme kararı niteliğinde olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Ağır Ceza Mahkemesince verilen 27.01.2015 gün ve 480-18 sayılı hüküm direnme kararı niteliğinde olmayıp Özel Dairenin bozmasına uyulmak suretiyle verilen yeni bir hüküm olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.01.2016 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi