Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3900 Esas 2017/3957 Karar Sayılı İlamı

Mahkeme Kararı : Asliye Ceza Mahkemesi
Hüküm : TCK"nın 268. maddesi delaletiyle 267/1, 62, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A-İTİRAZ KONUSU:
Sanık ... hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkumiyetine dair İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2011 tarih ve 2010/547 - 2011/238 sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucu Dairenin 24.09.2014 tarih ve 2014/4331 - 2014/9608 sayılı ilamı ile hükmün oybirliğiyle ONANMASINA karar verilmiştir.
B-İTİRAZ NEDENLERİ:
Mezkur ilama Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.05.2016 tarih ve KD-2016/189505 sayılı yazısı ile;
Hükümlü ... hakkında yapılan bir soruşturma nedeniyle 28.06.2009 tarihinde kollukça yakalandığında kendisini ..."in kimlik bilgileri ile tanıttığı, bu kimlik bilgileri ile İzmir 4. Sulh Ceza Mahkemesince tutuklandığı, soruşturma işlemlerinin bu kimlik bilgileri ile yürütüldüğü iddia edilerek İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 07.06.2010 tarih ve 2010/31927 esas sayılı iddianamesiyle açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda İzmir 9. Asliye
Ceza Mahkemesinin 26.05.2011 tarihli ve 2010/547 esas 2011/238 sayılı kararı ile suçu işlediği sabit görülerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün temyizi üzerine de Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesinin itiraza konu 24.09.2014 gün ve 2014/4331 esas 2014/9608 karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilerek kesinleştiği;
Bu hükmün infazı aşamasında hükümlü ..."nın, hakkında aynı eylemi nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 01.06.2010 tarih ve 2010/31011 esas sayılı iddianamesiyle başka bir kamu davası daha açılmış olduğunun, açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda da İzmir 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.11.2010 tarihli ve 2010/336 esas 2010/883 sayılı kararı ile suçu işlediği sabit görülerek 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu hükmün temyizi üzerine de Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesinin 11.06.2013 gün ve 2013/2281 esas 2013/8829 karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilerek kesinleşmiş olduğunun anlaşılması üzerine durumun İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 27.04.2016 tarih ve 2015/1-13379 sayılı yazıları ile Başsavcılığımıza ihbar olunduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamının incelenmesinde hükümlü ... hakkında aynı eylemi nedeniyle farklı mahkemelerde olmak üzere mükerrer yargılama yapılarak, farklı tarihlerde iki ayrı mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmakla, sanık yararına olarak Yüksek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.09.2014 gün ve 2014/4331 esas 2014/9608 karar sayılı "onama" kararının kaldırılarak, İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2011 tarihli ve 2010/547-2011/238 sayılı hükmünün bozulmasına karar verilmesi, bu görüş doğrultusunda karar verilmemesi halinde dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi talep olunmuştur.
C-İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Sanık ... hakkında yapılan bir soruşturma nedeniyle 28.06.2009 tarihinde kollukça yakalandığında kendisini ..."in kimlik bilgileri ile tanıttığı, bu kimlik bilgileri ile İzmir 4. Sulh Ceza Mahkemesince tutuklandığı, soruşturma işlemlerinin bu kimlik bilgileri ile yürütüldüğü, sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullandığının tespit edilmesi üzerine, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 01.06.2010 tarih ve 2010/6478 esas sayılı iddianamesiyle açılan kamu davasında İzmir 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.11.2010 tarih ve 2010/336-2010/883 sayılı kararı ile sanığın 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve bu hükmün Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 11.06.2013 tarih ve 2013/2281-8829 sayılı kararı ile onanmasına karar verilerek kesinleştiği, aynı eylem nedeniyle sanık hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 07.06.2010 tarih ve 2010/21435 esas iddianamesiyle açılan kamu davasında ise İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2011 tarih ve 2010-547-238 sayılı kararı ile sanık hakkında mükerrer dava bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulduğu ve anılan hükmün Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.09.2014 tarih ve 2014/4331-9608 sayılı kararı ile onanmasına karar verildiği anlaşılmış,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle itirazın kabulüne karar verilmiştir.
D-KARAR:
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2-Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesinin 24.09.2014 tarih ve 2014/4331 esas 2014/9608 karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
3-İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2011 tarih ve 2010/547- 2011/238 sayılı kararı ile;
Sanık ... hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında aynı eylemi nedeniyle açılan kamu davası üzerine daha önce İzmir 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.11.2010 tarihli ve 2010/336 esas 2010/883 sayılı kararı ile suçu işlediği sabit görülerek verilen mahkumiyet kararının Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesinin 11.06.2013 gün ve 2013/2281-2013/8829 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilerek kesinleşmiş olduğu anlaşılmakla, açılan davanın mükerrer olup olmadığı araştırılarak mükerrer ise CMK"nın 223/7. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 03.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.