20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2517 Karar No: 2020/872 Karar Tarihi: 19.02.2020
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2517 Esas 2020/872 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana 4. Çocuk Mahkemesi'nde gerçekleştirilen yargılama sonucunda sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunun kanuna uygun olarak yapılan işlemler sonucu tespit edildiği ve vicdani kanının da kesin verilere dayandığı belirtilmiştir. Ancak mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanması için gereken koşulların mevcut olup olmadığının belirlenmediği, ayrıca suç tarihinde yürürlükte olan ve hüküm tarihinden önce Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren kanunların incelenmesi yapılmadan hüküm kurulduğu gerekçeleriyle, kararın bozulmasına hükmetmiştir. Sanığın suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği de belirlenmelidir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır: 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi, 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanun'un 85. maddesi, 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. ve 3. fıkraları.
20. Ceza Dairesi 2017/2517 E. , 2020/872 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : ADANA 4. Çocuk Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma ve somutlaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması, 2) Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın bu suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra, işlemiş ise 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, 19/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.