Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/12895 Esas 2016/1686 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12895
Karar No: 2016/1686
Karar Tarihi: 23.02.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/12895 Esas 2016/1686 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/12895 E.  ,  2016/1686 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat .. ile aleyhine temyiz istenilen ... vekili Avukat .. geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda .. Mahallesi çalışma alanında bulunan 981 parsel sayılı 200.809,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera niteliği ile sınırlandırılmış, 08.03.2013 yılında cins değişikliğine gidilerek ham toprak niteliği ile Hazine adına tapu kaydı oluşturulmuş ve yargılama sırasında 13.11.2013 tarihinde de yapılan imar uygulaması ile 135 adet parsele ifraz görmüştür. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümünün adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı tarafından kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak dava açıldığı, çekişmeli taşınmazın 981 parsel sayılı taşınmaz olarak mera niteliği ile tespit edilip sınırlandırıldığı, kadastro tespitinin itirazsız olarak 1978 yılında kesinleştiği, bilahare cins değişikliğine gidilerek ham toprak niteliği ile Hazine adına 2013 yılında tapu kaydının oluşturulduğu, hal böyle olunca; kadastro tespitinin kesinleştiği 1978 yılından eldeki davanın açıldığı 02.04.2013 tarihine kadar 3402 sayılı Yasa"nın 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü süre geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle esastan reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, gerekçe bu şekilde DÜZELTİLEREK sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.350.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren aleyhine temyiz olunan tarafa verilmesine,
peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.