Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6255
Karar No: 2016/2389
Karar Tarihi: 15.03.2016

Tehdit - resmi belgeyi bozma - yok etme veya gizleme - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6255 Esas 2016/2389 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanık tehdit ve resmi belgeyi bozma suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, verilen hükümde isabetsizlik görülmediği ve mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. Ancak özel belgeyi gizlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları kabul edilmiştir. Çünkü suçun kalkışma aşamasında kaldığı ve tam teşebbüs olmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle sanığın \"resmi belgeyi gizlemeye teşebbüs\" suçundan cezalandırılması yerine, \"özel belgeyi gizlemek\" suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Kanun maddeleri şöyle açıklanmıştır: Türk Ceza Kanunu'nun 348. maddesi (gerçek belgeyi ortadan kaldırmak veya bozmak suretiyle sahtecilik suçu), 5237 sayılı TCK, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/6255 E.  ,  2016/2389 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit, resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2- Özel belgeyi gizlemek suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarına gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 01.12.1998 gün ve 1998/6-301 E. 1998/366 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere; gerçek bir belgeyi ortadan kaldırmak veya bozmak eylemi, neticesi harekete bitişik, şekli olmayan bir suçtur (Manzini"ye atfen Erman-Özek, s.573). Zira bu suçta netice kanuni tarifte yer almıştır. Failin bir belgeyi ortadan kaldırmak veya bozmakla elde etmek istediği sonuç, hak sahibinin o belgeden yararlanmasını engellemekten ibarettir ki belge ortadan kalkınca veya bozulunca bu yararlanma olanağı kalmayacağından failin elde etmek istediği sonuç da gerçekleşecektir. Ceza Genel Kurulunun 28.09.1987 gün ve 124-406 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; maddi unsurun konusu olan hareketlerin tamamlanması durumuna ve sonucun elde edilmiş olup olmamasına göre, suç tamamlanmış ya da kalkışma aşamasında kalmış olur. Bir başka deyişle TCY.nın 348. maddesinde düzenlenen, gerçek belgeyi ortadan kaldırmak veya bozmak suretiyle sahtecilik suçunda gerek eksik, gerekse tam kalkışma hali görülebilir.
Öte yandan gerek öğretide yer alan baskın görüşe, gerekse uygulamada süreklilik kazanan kararlara göre, bir kanıtlama aracı olan belgeyi ortadan kaldırmak, bozmak veya gizlemek, geçici bir süre için olsa dahi ondan yararlanamama sonucunu doğuracağı için genel zarar doğacaktır. Zira, kanıtlama aracı olan belgenin ortadan kaldırılması veya bozulması, bu belgelerin oldukları gibi kalmalarını isteyen kamunun güvenini sarsacaktır. Kaldı ki, suçtan zarar gören kişinin bu belgeden belli süre için olsa bile yararlanamaması ile özel zarar da gerçekleşmektedir. Bu nedenle kalkışma halinde zarar olasılığının bulunmadığından söz etmek de olanaksızdır.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; sanığın, adres kısmının doldurulduktan sonra iade edilmesi şartıyla katılan tarafından kendisine gönderilen suça konu bonoyu, katılana iade etmeyip, ancak katılanın şikayeti üzerine soruşturma başlatıldıktan sonra kolluk görevlilerine teslim etmek şeklinde gerçekleşen eyleminin, suça konu bononun Türk Ticaret Kanununda sayılan zorunlu unsurlardan olan "tanzim yeri"ni ihtiva ettiği, ayrıca borçlunun açık adresinin yazılıp yazılmamasının belgenin niteliğini değiştirmediği, zorunlu unsurların tamamını ihtiva etmesi nedeniyle resmi belge hükmünde olduğu, ayrıca sanığın "resmi belgeyi gizleme" suçunun icrai hareketlerine başladığı, ancak soruşturma aşamasında suça konu bonoyu kolluk görevlilerine teslim ettiği cihetle, hak sahibinin bu belgeden yararlanma olanağının ortadan kalkmadığı da gözetildiğinde, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı, 5237 sayılı TCK ile eksik teşebbüs-tam teşebbüs ayrımına son verildiği, eylemin ulaştığı aşamanın teşebbüs nedeniyle cezada yapılacak indirim oranının belirlenmesinde gözetilmesi gerektiği de dikkate alınıp, sanığın "resmi belgeyi gizlemeye teşebbüs" suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi yerine, yazılı şekilde "özel belgeyi gizlemek" suçundan mahkumiyet hükmü tesisi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının muhafazasına, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi