23. Hukuk Dairesi 2018/385 E. , 2020/4126 K.
"İçtihat Metni"Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat ... ile davacı vekili Avukat ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasındaki güvenlik hizmet sözleşmelerinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini, müvekkilinin, bu sözleşmeler nedeniyle davalı tarafa bir borcu bulunmadığını, sözleşme kapsamında verilen iki adet teminat mektubunun hükümsüz kaldığını ileri sürerek, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğinin, sözleşmeden ve sözleşmenin feshinden dolayı müvekkilinin davalıya bir borcu bulunmadığının tespiti ile sözleşme kapsamında davalıya verilen toplam 126.100,00 TL bedelli teminat mektuplarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini ve müvekkiline iadesini talep ve dava etmiş, teminat mektuplarının yargılama sırasında davalı tarafça nakde çevrilmesi üzerine, davaya istirdat davası olarak devam edilmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşmelerde belirtilen sayıda personel çalıştırmadığını, çalışanlara eksik ücret ödemesi yaptığını, sözleşmeye aykırı tutum ve davranışları nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, teminat mektuplarının cezai şart olarak paraya çevrildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmesine rağmen, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği ve teminat mektuplarını ceza-i şart olarak paraya çevirdiği, tüm bu işlemlerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 126.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 10.05.2017 tarih ve 613 E., 601 K. sayılı ilamıyla, eksik personel çalıştırıldığına dair davalı tarafça tutulan tutanakların, davacı tarafa tebliğ edilmediği, bu tutanakların davalının personellerince düzenlendiği, sözleşme süresince davalının hak edişlerden bu nedenle kesinti yapma yoluna gitmediği, herhangi bir ihtirazı kayıt koymadan hak edişleri ödediği, bu itibarla davalının sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğine ilişkin iddiasını ispat edemediği, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, ancak davacı tarafça ıslah tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına rağmen ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilerek, davalı tarafın istinaf başvurusunun bu yönden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının
kaldırılmasına, davanın kabulü ile 126.000,00 TL’nin ıslah tarihi olan 04.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yıllık ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Bu karara karşı süresinde, davalı vekilince temyiz yoluna başvurulmuştur.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, Dairemizdeki duruşmada vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.