3. Hukuk Dairesi 2017/11363 E. , 2017/6129 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; davalıların 2008 yılı Ekim ayı ile 2009 yılı Ocak ayları arasındaki kira bedellerini ödemediğini, davalılar hakkında başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini belirterek icra takibine yapılan itirazının iptalini istemiştir.
Davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece yazılı kira sözleşmesi ve davacı iddiası doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından başlatılan icra takibinde davalılar vekili kira sözleşmesindeki imzanın müvekkillerine ait olmadığını belirterek borca ve imzaya itiraz etmiştir. Davalılar davaya ise cevap vermemişlerdir. 6100 sayılı HMK nın 128. maddesine (1086 sayılı H.U.M.K. Madde 201) göre yargılamaya gelmeyen davalı, davayı inkar etmiş sayılır.
6100 sayılı HMK."nun 211. maddesinde “(1) Bir belgenin sahteliğinin iddia edilmesi durumunda, bu hususta karşı tarafın açıklamaları da dikkate alınarak, aşağıdaki sıra ile inceleme yapılarak öncelikle karar verilir:a) Hâkim, yazı veya imzayı inkâr eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edinememişse, huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belge ve diğer delilleri değerlendirir. Hâkim, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir. İsticvap için mahkemeye davet edilen taraf, belirtilen günde hazır bulunmadığı takdirde, inkâr etmiş olduğu belgedeki yazı veya imzayı ikrar etmiş sayılır; bu husus kendisine çıkartılacak davetiyede ayrıca ihtar edilir.b) (a) bendi hükmüne göre yaptığı incelemeye rağmen, hâkimde sahtelik konusunda kesin bir kanaat oluşmamışsa, bilirkişi incelemesine karar verir. Bilirkişi incelemesinden önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar, ilgili yerlerden getirtilir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla,
o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. Bilirkişi, inceleme için gerekli görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, mahkemece yukarıda açıklanan yasal düzenleme uyarınca yazılı kira sözleşmesindeki imzanın davalılara ait olup olmadığı hususunda araştırma ve inceleme yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken noksan araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.