4. Ceza Dairesi 2014/41331 E. , 2019/3244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık ... hakkında mala zarar verme eyleminden açılan bir dava ve verilen bir hüküm olmadığı, sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan açılan kamu davasının da şikayet yokluğundan düşürüldüğü ve sanık ..."in bu düşme kararını temyize getirmediği belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanıklar ... ve ..."nun, katılan ..."a yönelik hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması eylemlerinden verilen ceza verilmesine yer olmadığına dair kararların da usul ve Yasaya uygun olduğu,
Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ..."nun ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3-Sanıklar ... ve ..."nun katılan ..."a yönelik tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyize gelince ,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir,
Ancak;
a-Sanık ..."nun aşamalarda tutarlı olarak olaydan önce eski kayınpederi olan katılanla telefonda görüştüğünü ancak katılanın evinin önüne gitmediğini beyan etmesi, sanığın ağabeyi olup katılanın evine doğru ateş ettiğini ikrar eden diğer sanık ..."nun ve ona tüfeği getiren tanık ..."nın da sanık ..."in olay yerinde olmadığını belirtmeleri, katılan ..."ın ise aşamalarda evine ateş edilme olayından önce sanık ..."in telefonla kendisinin tehdit ettiğini beyan etmesine karşın, ateş edilme olayı sırasında sanık ..."i gördüğüne dair bir ifadesinin olmaması, sanık ..."in orada olduğuna dair başka bir delil de bulunmadığının belirlenmesi karşısında, sanıklar, katılan ve tanığın anlatımlarının yöntemince irdelenmesi ve tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp, iddianame içeriğindeki anlatıma göre, sanık ..."nun katılana yönelik eyleminin yalnızca, TCK"nın 106/2-a maddesindeki silahla tehdit suçunu oluşturma ihtimalinin değerlendirilerek ve sanık ... hakkında da eski kayınpederi olan katılana yönelik telefonda tehdit eyleminin oluşup oluşmadığı tartışılarak, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
b-Bozma kararına uyulması ve sanık ..."nun, katılan ..."a yönelik telefonda tehdit eyleminin gerçekleştiğinin kabulü halinde; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanık ..."ya isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."nun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.