22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/32942 Karar No: 2020/7088 Karar Tarihi: 18.06.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/32942 Esas 2020/7088 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/32942 E. , 2020/7088 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : 6. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18/06/2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini 1475 sayılı Kanun 14/5 maddesi kapsamında feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İstinaf başvurusu : İlk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti : Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Temyiz: Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-4857 sayılı İş Kanunu’nun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır. Somut uyuşmazlıkta davacıya 24 yılı aşkın tüm çalışma süresi boyunca yıllık izin hakkının hiç kullandırılmadığı kabul edilerek yıllık izin ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır. Bununla birlikte, bu kadar uzun süre boyunca yıllık izin hakkının kullandırılmaması yönündeki iddia hayatın olağan akışına uygun olmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31 inci maddesi gereğince hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacı asilin dinlenilmesi gerekliliği açıktır. Bu itibarla mahkemece davacı asil çağrılarak yıllık izinlerini kullanıp kullanmadığı konusunda beyanı alınmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalıya iadesine, 18/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.