16. Hukuk Dairesi 2015/2580 E. , 2016/1598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 172 ada 6, 8 ve 17 parsel sayılı 1.322.18, 383.98 ve 700.24 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 172 ada 6 sayılı parsel ..., 8 sayılı parsel ... ve 17 sayılı parsel ... adına tespit ve tescil edilmiş daha sonra 8 sayılı parsel kayden satın alma nedeni ile ..."ya devredilmiştir. Davacı ..., kendisine ait 172 ada 7 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik yazıldığı ve sınırlarının yanlış belirlendiği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 172 ada 6 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna (A) harfi ile gösterilen 48.59 metrekare, 172 ada 17 parselin bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 10.41 metrekare ve 172 ada 8 parsel sayılı taşınmazın (C) harfi ile gösterilen 23.89 metrekarelik kısımlarının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ..., davalı ..., davalı ... tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Mahkemece; 172 ada 7 ve 8 parsel arasındaki 60 cm"lik temel yeri ve duvarın her iki parsel arasında ortak olduğu, bunun yarısı olan 30 cm"lık bölümün davacıya ait iken tespit sırasında sehven davalı ... adına yazıldığı iddiasını doğrular nitelikte 10.08.2004 tarihli anlaşma senedi bulunduğu, bu senedi davacı ve Semati"nin düzenlemiş olduğu ve senet tanığı ..."un bunu doğruladığı kabul edilerek, 172 ada 7 ve 17 parsel arasındaki uyuşmazlığa ilişkin olarak da 10.08.2004 tarihli anlaşma senedine göre Semati"nin davalı ..."nin sınırında kavağı olmadığı, ..."nin sınırındaki kavakların ve köklerin yeriyle birlikte davacıya ait olduğunun belirtildiği anlaşılmakla, 172 ada 7 ve 6 parsel arasındaki uyuşmazlık hakkında keşifte dinlenen tanıkların bir kısmının erik ağacının 6 nolu parselde olan kısmını davacının kullandığı, erik ağacı olduğu yerden itibaren ..."a ait olduğunu, ...in babasının buraya duvar yaptırmadığını, 6-7 parsel arasındaki duvarı Davut"un yaptırdığı yönündeki anlatımları gerekçe gösterilerek bu kısımlara ilişkin davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ortak sınıra yönelik olup çekişmeli 172 ada 6 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna (A) harfi ile gösterilen 48.59 metrekarelik kısım ile 172 ada 17 parselin bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 10.41 metrekarelik kısımlara ilişkin olarak bir kısım yerel bilirkişi ve tanıklar tarafından yer ve sınır tarifi yapılmasına rağmen uzman fen bilirkişi raporu bilirkişi ve tanıklarca tarif edilen (erik ağacı, kavak ağacı ve kanal) sınır yerlerini haritasında göstermediğinden, gösterilen sınır yerleri ile kadastro paftasını çakıştırarak keşfi izlemeye bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli olarak tanzim edilmediğinden yetersizdir. Ayrıca 172 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davadan önce davalı ..."a satıldığı anlaşılmakla mahkemece 4721 sayılı TMK"nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.” ifadesi dikkate alınarak TMK"nın 1023. maddesi gereğince davalının dava konusu taşınmazları satın alırken iyiniyetli olup olmadığı yönünde delil toplanmadan eksik inceleme ile çekişmeli taşınmazın önceki maliki ile davacı arasında yapılan sözleşmeye dayanılarak tapuda devir alan yeni malik hakkında aleyhe hüküm kurulması da isabetsizdir. Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için taşınmazlar başında yeniden yerel bilirkişi ve uzman fen bilirkişilerin katılımı ile keşif yapılmalı, davacıdan hak iddia ettiği taşınmaz bölümünü göstermesi istenilmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taraflar arasında meydana geldiği belirtilen anlaşmanın tarihi, anlaşma şekli ve taraflar arasındaki ortak sınırın neresi olduğu hususlarında maddi olaylara dayalı somut bilgiler alınmalı, taraflarca ve yerel bilirkişi ve tanıklarca gösterilecek sınırlar uzman fen bilirkişisine krokide işaretlettirilmeli; gösterilecek ortak sınır ile kadastro paftası çakıştırılarak keşfi izleme ve yerel bilirkişi ve tanık beyanlarını değerlendirme olanağı sağlayacak rapor düzenlemesi istenilmeli, ayrıca davalı ..."ın iyiniyetli olup olmadığı hususu da araştırılmalı bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine,
22.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.