10. Hukuk Dairesi 2016/9649 E. , 2018/10306 K.
"İçtihat Metni".....
Dava, maluliyet aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekileri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Somut olayda; 16.09.1996 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasanın 19. maddesi kapsamında işgöremezlik geliri ve 01.09.1998 tarihinden itibaren 6895 gün üzerinden 506 sayılı Yasanın 53/c maddesi gereği malululiyet aylığı bağlanan davacı adına ........ işyerinden 30.08.2012 tarihinde 1 günlük çalışmanın bildirildiğinin Kurumca tespiti üzerine maluliyet aylığının kesilerek borç çıkarılması üzerine davacı tarafından 1 günlük bildirimin fiili çalışmaya dayalı olmadığı, maluliyet aylığı kesilmesi ve borç çıkarılmasına ilişkin kurum işleminin iptali talepli eldeki davanın açıldığı, Mahkemece, çalışmanın fiili bir çalışmaya dayalı olup olmadığı araştırılmaksızın, yaşlılık aylığı yönünde bir talebi bulunmadığı halde talebinde aşılması suretiyle, maluliyet aylığının durdurulmasının yerinde olduğu belirtilerek, yaşlılık aylığı şartlarının taşıdığı gerekçesiyle isteğin kısmen kabulune karar verilmiş olup eksik inceleme sonucu karar verildiği anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağını oluşturan (mülga) 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi ve 5510 sayılı Kanununun 86. maddesinin irdelenmesinde ve hukuki niteliği ile ispat koşulları üzerinde durulmasında yarar vardır.
Mahkemece, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu gözetilerek, bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurularak, yöntemince inceleme ve araştırma yapılmalı, dava konusu dönemde dava dışı işverenin Kurum nezdindeki çalışmaların geçtiği iddia edilen işyeri de dahil tüm işyeri dosyaları ile tüm dönem bordroları celp edilerek, dava konusu dönemde işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler, bordro tanıkları ve aynı yörede komşu işverenler veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler titizlikle araştırılarak belirlenmeli ve bu çerçevede tanıkların bilgi ve görgülerine başvurulmalı, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınarak tanık beyanları denetlenmeli, davacının anılan işyerinde hangi işi yaptığı belirlenmeli, işyerinin ticari faaliyetinin kapsamına, ticaret ve çalışma hayatının gerçeklerine göre, ihtilaf konusu 1 günlük bildirimin gerçek bir çalışmaya dayalı olup olmadığı tüm açıklığıyla belirlenerek, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Ayrıca, 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı talebi 2014 yılında olup kaldı ki davacının yaşlılık aylığı yönünde bir talebininde bulunmadığı dikkate alındığında mahkemenin bu yöndeki kabulü isabetsiz olup, yapılan araştırma sonucunda çalışma fiili olduğunun saptanması durumunda, çalışmayı takip eden aybaşı itibariyle maluliyet aylığına hak kazanacağı gözetilerek karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.....