
Esas No: 2014/11232
Karar No: 2015/400
Karar Tarihi: 15.01.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/11232 Esas 2015/400 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.04.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, davalı tarafından savunma yoluyla temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacının davasının kabulüne dair verilen 13.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, müvekkilinin paydaşı olduğu 1820 ada 56 parsel sayılı taşınmaza 1820 ada 55 parsel sayılı taşınmazın maliki davalının ev ve müştemilatını yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek müdahalesinin men"ini ve yapıların kal"ini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu ev ve müştemilatının müvekkili tarafından iyiniyetle yapıldığını savunarak temliken tescil istemiştir.
Mahkemece, davalının inşa ettiği yapıların taşkın olduğu hususunda uyarıldığı halde inşaata devam ederek yapıları tamamladığı, bu nedenle iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesiyle davacının hissedarı bulunduğu 1820 ada 56 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 09.12.2013 tarihli rapor ve krokisinde gösterilen 810, 71 m2’lik bölümüne müdahalesinin men’ine, aynı krokide (A) ile gösterilen 97,06 m2 ve 86,03 m2 tecavüzlü taşınmazların kal’ine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Paylı mülkiyet rejimine tabi bir taşınmazda, ortaklar taşınmazın bütününde malik olduğundan arzın mütemmim cüzü olan yapıda paydaşların taşınmazdaki payları oranında mülkiyet haklarının bulunduğunun kabulü zorunludur. Türk Medeni Kanununun 688. maddesi gereğince de “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir”.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu evin bulunduğu 1820 ada 55 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından davalıdan başka paydaşın da bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan 09.12.2013 tarihli bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen evin 1820 ada 56 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğu belirlenmiş, bu kısmın kal’ine karar verilmiştir. Yıkımı hüküm altına alınan taşkın yapı 1820 ada 55 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılmıştır. Tapu kaydına göre, 1820 ada 55 parsel sayılı taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup paylı mülkiyet rejimine tabi taşınmazda, tüm paydaşlar arasında payları karşılığı intifalarına bırakılan kesimleri belirleyen kullanmaya ilişkin geçerliği tartışılamayacak, bağlayıcı bir anlaşmanın varlığı ileri sürülmediğinden, arzın mütemmim cüzü olan yapıda paydaşların taşınmazdaki payları oranında mülkiyet haklarının bulunduğunun kabulü zorunludur.
Bu itibarla mahkemece 1820 ada 55 parsel sayılı taşınmazın davada yer almayan paydaşı Ramazan Kızıltaş’a da husumet yöneltilip davada yer alması sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esastan sonuçlandırılması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.01.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.