9. Hukuk Dairesi 2021/173 E. , 2021/7350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalılar vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 01/04/2021 Perşembe günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalılardan Vaillant Isı San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait iş yerinde, 01.06.1998 tarihinde çalışmaya başladığını, 2007 yılında diğer davalı ....’nin Vaillant Grup bünyesine katıldığını, davacının da 2008 yılından itibaren yeni bir iş sözleşmesi yapılmamasına rağmen .... bölge sorumlusu olarak çalışmaya devam ettiğini ve en son .... bölge müdürü olarak görev yaptığını, kayden... Şirketi işçisi olarak göründüğünü, Demirdöküm Şirketi için çalışmaya başladığında...’den kaynaklı çalışmaları için kendisine ilave ücret ödeneceğinin sözlü olarak söylendiğini ancak herhangi bir ilave ücret ödemesi yapılmadığını, ödenen en son brüt ücretinin 3.920,00 TL olduğunu, yaptığı fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil çalışmalarının karşılığının da ödenmediğini, yıllık izinlerinin tam olarak kullandırılmadığını ve iş sözleşmesinin 30.12.2013 tarihinde işverence haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, ihbar tazminatı ile izin, ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, zamanaşımı definde bulunduklarını, iddia edilen ücretin doğru olmadığını, davacının... iş yerinde çalışması bulunmadığından... Şirketi aleyhine açılan davanın husumet yokluğu sebebi ile reddine karar verilmesi gerektiğini, iş sözleşmesinin 31.12.2013 tarihinde feshedildiğini ve fesihte tüm tazminat ve haklarının karşılığı olarak 66.938,38 TL ödendiğini, fesihle birlikte ayrıca 10.389,26 TL tutarında ek ödeme yapıldığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını ve ödenmeyen hiçbir işçilik alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının Demirdöküm Şirketi için yaptığı çalışmalar için brüt 6.993,88 TL ücret alması gerektiği, Vaillant Şirketinden aldığı brüt 3.920,00 TL’nin de ilave edilmesiyle toplam brüt ücretinin 10.913,88 TL olduğu kabul edilerek bu ücret üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilmiş ve her iki davalının davacının alacaklarından birlikte sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, ayrıca davacının aylık ücretinin net 5.000,00 TL (brüt 6.993,88 TL) olduğu şeklindeki tespitin doğru olduğu ve alacakların hesaplanmasında kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, davalılar vekilinin temyizi ile incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür
2- Davacı işçiye ödenmesi gereken aylık ücretin tespiti hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince davacının alacaklarından her iki davalının da sorumlu tutulmasında ve... Şirketi için çalışmaya başladığı dönemden itibaren ücretinde artış yapılması kararlaştırılmasına rağmen bu kısmın ödenmediğinin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki davacının toplam ücretinin tespiti noktasında varılan sonuç dosya kapsamına uyun düşmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, Demirdöküm için de çalışmaya başladığında davacıya sözlü olarak ücret artışı yapılacağı söylenmesine rağmen, bordroda görünen ücretine ek olarak hiçbir ödeme yapılmadığını ileri sürmüş, ancak anlaştıkları artış miktarı hakkında herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Demirdöküm Şirketinin... Şirketler Grubuna katılmasından sonra, davacının 04.12.2008 tarihinden itibaren... Şirketinde çalışmak üzere görevlendirildiği dosya kapsamı ile sabittir. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarından ...O., Demirdöküm ile birleşme sonrasında... şirket çalışanlarının ve bu arada davacının da ilaveten bir ücret ile çalışmalarının sağlandığını bildiğini belirtmiş, ancak ilave ücretin miktarı konusunda bir beyanda bulunmamıştır. Davacı tarafça dosyaya sunulan ve... Şirketinden... Şirketine “ personel maaş yansıtması” açıklaması ile 2013 yılı için aylık olarak gönderilen para miktarlarının bulunduğu evrakın davacının... Şirketinden alması gereken ücreti gösterdiği; zira o dönemde davacıdan başka her iki şirkete hizmet veren bir çalışan olmadığı iddia edilmiştir. Sözü edilen ödemeler incelendiğinde, her ay değişmekle birlikte ortalama 5.000,00 TL civarında bir miktarın bu şekilde Vaillant Şirketine gönderildiği görülmektedir. Davacıya bordro ile ödenen ücretin brüt 3.920,00 TL olduğu ve yapılan emsal ücret araştırmasında davacının ücretinin net 5.000,00 TL olabileceğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacı iddiası, tanık beyanı, emsal ücret araştırması ve “personel maaş yansıtması” başlıklı belge ile dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının 04.12.2008 tarihinden itibaren... Grup bünyesine katılan ... Şirketi için de çalışmaya başladığı, buna göre kendisine ek ücret ödeneceği söylenmesine rağmen ödenmediği, davacının... için çalışması sebebi ile ücret ödemesinin... Şirketi tarafından... Şirketine gönderilen ödemeler ile yapılması gerekirken sadece brüt 3.920,00 TL’nin ödendiği, esasında alması gereken ücretin net 5.000,00 TL olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Davacının her iki şirketten ayrı ayrı ücrete hak kazandığı iddiası ispatlanamamış olup, toplam ücretinin net 5.000,00 TL olduğunun kabulü dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Belirtilen sebeple, davacının ücretinin net 5.000,00 TL olduğu kabul edilerek dava konusu alacaklar buna göre yeniden hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır.
Belirtmek gerekir ki, İlk Derece Mahkemesince davacının ücretinin brüt 10.913,88 TL olduğu kabul edilmiş olmasına rağmen , Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının aylık ücretinin net 5.000,00 TL (brüt 6.993,88 TL) olduğu şeklindeki tespitin doğru olduğu ve alacakların hesaplanmasında kanuna aykırılık bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi de dosya kapsamına uygun düşmemiştir.
3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun "taleple bağlılık ilkesi" başlığını taşıyan 26. maddesinde "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu maddeye göre, hakimin tarafların talep sonuçları ile bağlı olduğu, talep edilenden fazla veya başka bir şeye hükmedemeyeceği açıkça belirtilmiştir.
Somut dosyada, dava konusu alacak miktarlarının artırıldığı ıslah dilekçesinde, ıslah ile arttırılan tutarlar için dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi talep edilmesine rağmen, taleple bağlılık kuralına aykırı şekilde ıslah ile arttırılan miktarlar için de temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi de isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı yararına takdir edilen 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 01.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.