16. Ceza Dairesi 2017/953 E. , 2017/3823 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. mad. belirtilen aletlerle katılma, Silahlı terör örgütü adına suç işlemek, Görevi yaptırmamak için direnmek, Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama, Terör örgütü propagandası yapmak
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi (asıl karar), Temyiz isteminin reddi (ek karar)
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I-Toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. maddede belirtilen aletlerle katılma, Görevi yaptırmamak için direnmek, Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama ve Terör örgütü propagandası yapmak suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Söz konusu suçlar açısından verilen hükümlere karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince verilen esastan red kararı CMK"nın 286/1. maddesi uyarınca kesin olup, temyizi mümkün olmadığından, CMK"nın 296/1 maddesi gereğince temyiz talebinin reddine dair 05.01.2017 tarihli ek karar usul ve Yasaya uygun bulunduğundan; sanık ve müdafiinin anılan karara karşı yaptığı başvurunun reddiyle, bölge adliye mahkemesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının ONANMASINA,
II- Silahlı terör örgütü adına suç işlemek suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın katıldığı eylem sayısı, oluş ve dosya kapsamına göre Anayasanın 38, 138/1. maddeleri, 6352 sayılı Kanunun amaç, kapsam ve gerekçesi, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle, 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı sanığın kasta dayalı kusuru, güttüğü amaç ve saiki gözönünde bulundurularak; tayin olunan cezadan TCK"nın 220. maddesinin 6. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca hukuka, vicdana uygun olan ve maddede gösterilen indirim oranı ile uyumlu, makul ve makbul bir indirim yapılması gerekirken, yukarıda sayılan ilkelerle bağdaşmayan yetersiz gerekçe ile değişikliğin amacına da uygun düşmeyecek biçimde 1/6 oranında indirim yapılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanığın tutukluluk halinin devamına, 25.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.