
Esas No: 2016/12749
Karar No: 2018/10250
Karar Tarihi: 05.12.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/12749 Esas 2018/10250 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
......
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalı ...... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 02.03.2006 tarihli iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye değerli gelirlerin tahsili istemine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunu"nun 26. maddesidir.
506 sayılı Kanunun 87. maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3. kişidir.
Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
Aracı sıfatının kazanılmasında diğer koşullar ise, asıl işverenden istenilen işin, asıl iş yada işyeriyle ilgili işin bir bölümünde veya işyeri eklentilerinde alınmış olması ve bu işte işi alanın kendi işçilerinin çalıştırılması ve bu nedenle de işveren sıfatına sahip olunmasıdır.
Dosya kapsamında alınan kusur raporunda davalı......%60 kusurlu, davalı ......... % 10 kusurlu ve kazalı sigortalının %30 kusurlu olduğunun kabul edildiği ve fakat davalı şirketler arasında asıl - alt işveren ilişkisinin irdelenmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, açıklanan hususlar çerçevesinde öncelikle davalı ........ ile daval...... arasındaki hukuki ilişki ve asıl işverenlik-alt işverenlik sıfatları irdelenip, belirlenmeli ve davalı şirketler arasında asıl işverenlik-alt işverenlik ilişkisi varsa hükme esas alınan kusur raporu kabul edilmek suretiyle eldeki gibi karar verilmelidir. Aksi halde, ........ 3. kişi olarak kusurunu irdeleyecek şekilde yeniden uygun bir kusur raporu alınmalı, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ile davalı ......vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ....... iadesine, 05/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......