20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15378 Karar No: 2016/803 Karar Tarihi: 25.01.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/15378 Esas 2016/803 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/15378 E. , 2016/803 K. "İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki zilyetliğin tesbiti ve müdahalenin men"i istemine ilişkin davada Elazığ 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Elazığ Sulh Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R
Dava, davacının satın aldığını belirttiği taşınmazın tapuya tescil edilmesi amacıyla zilyetliğin tesbiti istemine ilişkindir. Elazığ 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının zilyetliğe dayanarak talepte bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Elazığ Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise , davacının mülkiyeti elde etme amacıyla hareket ettiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda davacının, davalı ..."dan haricen satın aldığını iddia ettiği taşınmazın adına tapuya tescil işleminin yapılabilmesi için taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tesbitine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Türk Medenî Kanununun 981, 982 ve 983. maddeleri, mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. Bu maddelerde düzenlenen davalar ile, zilyet; zilyetliğinin bir hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan yalnızca zilyetliğini öne sürerek, sulh mahkemelerinde dava açar ve bu mahkemelerde uygulanan basit yargılama usûlünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır; o takdirde mahkemenin görevi, yalnız zilyetliğin korunması davasından farklı olarak, dava olunan şeyin değerine göre belirlenir. Nitekim, Hukuk Genel Kurulunun 15.6.1983 gün ve 3351/679 sayılı; 25.11.1987 gün ve 394/876 sayılı; 06.10.1993 gün ve 1993/14-423-561 sayılı, 25.11.2009 gün ve 8-518/573 kararlarında da aynı ilkeler vurgulanmıştır. Yukarıda açıklananlar ışığında, sözkonusu davada davacının zilyetlik iddiası, arkasında bir hak iddiasını bulundurmakla, davanın 6100 sayılı HMK"nın 4/1-c madde ve fıkralarında yazılı zilyetliğin korunması davası olmayıp; temelinde bir hak davası olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın davaya bakmakla görevli mahkeme olan Elazığ 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Elazığ 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25/01/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.