22. Hukuk Dairesi 2017/15548 E. , 2018/22546 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti;
Davacı vekili, davacının ... akdini izinlerin kullandırılmaması ve prim ödemelerindeki adaletsizlik nedeniyle haklı nedene dayalı olarak feshettiğini öne sürerek kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının istifa dilekçesinde yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve güven ilişkisinin zedelendiğini ileri sürmüş olmasına karşın, dava dilekçesinde prim adaletsizliğini fesih nedeni olarak belirttiğini, davacının ... akdini feshinin haklı bir nedeni bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, taraflar arasındaki hizmet ilişkisinin altı yılı aşkın süre devam etmiş olduğu, davacının yıllık izin kullanma kaydının sadece ilk iki yıla ait bulunduğu, çalışma süresi açısından pek de kısa sayılmayacak 4 yıl boyunca davacıya izin kullandırılmadığı ve bu hususun işçi yönünden haklı fesih nedeni oluşturduğu gerekçesiyle kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağının kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Kararı, davalı vekili süresinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Taraflar arasında ... sözleşmesinin kıdem tazminatı gerektirecek şekilde son bulup bulmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; prim dağıtımındaki adaletsizlik ve yıllık ücretli izinlerin kullandırılmaması nedeniyle ... akdine haklı olarak son verdiğini öne sürmüştür. 07.11.2013 tarihli istifa dilekçesinde ise, yıllık ücretli izinlerin kullandırılmaması ve güven ilkesinin zedelenmesi nedeniyle ... akdine haklı nedenle son verildiği yazılıdır.
Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, yıllık ücretli iznin kullandırılmamasının haklı fesih sebebi oluşturabilmesi için çok uzun süre hiç izin kullandırmaması ya da talep edildiği halde gerekçesiz olarak izin kullandırılmaması gereklidir.
Mahkemece, davacının uzun bir süre yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmaması nedeniyle ... akdini sonlandırmasının haklı nedene dayalı olduğu kabul edilmiş ise de; varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir.
Davalının itirazı üzerine aldırılan ek raporda, 27.06.2008-07.11.2013 tarihleri arasında çalışan davacının 2008 ve 2009 yıllarında 14’er gün; 2010 Ağustos, 2012 Mart, 2012 Eylül, 2013 Eylül tarihlerinde 7’şer gün olmak üzere toplam 56 gün izin kullandığının tespit edildiği ve davacının ek rapora ve hüküm altına alınan yıllık ücretli izin tutarına bir itirazının olmadığı, açıkça rapora bir itirazının olmadığını da belirttiği görülmektedir.
Mahkemece, aldırılan ek rapor ile davacının 2010, 2012 ve 2013 yıllarında da izin kullanıldığı belirlenmiş olmasına karşın uzun süre yıllık ücretli izin kullandırılmaması nedeniyle işçi tarafından yapılan feshin haklı olduğunun kabul edilmesi hatalıdır.
Davacı talep ettiği halde yıllık ücretli izinlerinin işverence kullandırılmadığını yada uzun süre yıllık izin kullanmadan çalıştırıldığını ispatlayamadığı gibi dava dilekçesinde bir diğer fesih nedeni olarak prim sisteminde adaletsizliklerden bahsetmiş ise de, istifa dilekçesinde bu hususa dayanmadığı gibi bu iddiasını ispata yarar da hiç bir delil sunmamıştır.
Tüm dosya içeriğinden; davacının 01.11.2013 tarihinde, 02.11.2013 tarihinden itibaren Konak mağazasında çalışırken Karşıyaka mağazasında görevlendirilmesi nedeniyle işi bıraktığı, bu hususun ise ... sözleşmesinin 5. ve 6. maddelerine göre işverenin aynı yada farklı işyerlerinde geçici yada daimi görevlendirilmeyi kabul etmiş olması; işyerinin özelliği ve işin işleyişi nedeniyle işçilerin rotasyona tabi tutulmasının mümkün bulunması nedeniyle işçi bakımından haklı fesih nedeni oluşturmadığı sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle kıdem tazminatı talebinin reddi yerine yanılgılı değerlendirme ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında yıllık ücretli izin alacağının miktarı konusunda da uyuşmazlık bulunmaktadır. Davalı ek rapora itirazında son aya ait ücret bordrosunu sunmuş olup imzasız olmakla birlikte karşılığının banka kanalıyla ödendiği tespit edilen bu ücret bordrosuna göre; davacıya 07.12.2013 tarihinde brüt 1.775,79 TL ödeme yapılmıştır. Bu husus dikkate alınmadan karar verilmesi de ayrıca bozmayı gerektirmiştir.
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.