23. Hukuk Dairesi 2014/2284 E. , 2014/5410 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2012/147-2013/287
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, 30.05.2012 tarihinde yapılan 2011 yılı olağan genel kurul çağrısının usulüne uygun yapılmadığını, öte yandan genel kurulda kabul edilen 2012 yılı bütçesinde 400.000,00 TL avukatlık gideri ile iş gördürme bedeli, personel giderleri ve beklenmeyen giderler karşılığı olarak gösterilen 485.000,00 TL"nin afaki ve dayanaksız olduğunu, istenen aidatlarından yüksek olduğunu ileri sürerek, 30.05.2012 tarihli genel kurulun iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların genel kurulda ret oyu vermelerine rağmen muahelefetlerini tutanağa geçirtmediklerini, kooperatif kayıtlarındaki adreslere göre genel kurul gündeminin ortaklara tebliğe çıkarıldığını, genel kurulun ve alınan kararların kanun, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davacıların davalı kooperatif üyesi oldukları ve 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 53. maddesi gereği dava açma haklarının bulunduğu, alınan kararlardan 4 ve 5. maddeler dışındakilerinin icrai karar niteliğinde olmadığı, icrai kararların ise Kanun, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı bir yönünün bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 53. maddesine dayalı olarak kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nın 114/1-h maddesine göre hukuki yarar dava koşulu olup, aynı Yasanın 115/1 maddesi uyarınca mahkeme dava şartlarını re"sen incelemekle görevlidir. Hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar varlığı da gereklidir. Gerçekten de, ortaklık hak ve sıfatına bağlı olarak dava açan kişinin, şayet yargılama sırasında bu ortaklık sıfatı sona erecek olursa, artık davayı takip ve sonuçlandırmakta hukuki yararı kalmaz. Genel kurul kararının iptali davasını 1163 sayılı Kooperatif Kanunu"nun 53. maddesi uyarınca ancak kooperatifin ortağı açabilir. Dava koşulu olan üyelik sıfatının kararın kesinleşmesine kadar devam etmesi gerekir. Aksi halde davacın dava açmakta hukuki yararı kalmayacağından davanın bu sebeple reddi gerekir.
Somut olayda; davanın 28.06.2012 tarihinde açıldığı, ancak davacıların noter marifetiyle 02.09.2013 tarihinde istifa ettikleri hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, istifa tarihi itibariyle davacıların aktif dava ehliyetlerinin ortadan kalktığı sabittir. Bu durumda, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekirken, aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle isabetli görülen kararın, 1086 Sayılı HUMK"nın 438/son maddesi hükmü uyarınca, gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 1086 Sayılı HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmek suretiyle, ONANMASINA, alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.