Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3964
Karar No: 2017/5883
Karar Tarihi: 24.04.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/3964 Esas 2017/5883 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/3964 E.  ,  2017/5883 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı şirketin, kendileri aleyhine 13/01/2011 Tarih ve 0003 sıra numaralı, 74.235,00 TL bedelli faturaya dayanarak, İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2011/24211 E. sayılı dosyasıyla icra takibi yaptığını, bu takibe itiraz ettiklerini, davalı tarafından bu itirazları sonrasında itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davası açılmadığını, söz konusu icra dosyasında başkaca bir işlem yapılmadığını; davalı şirketin, 07/05/2013 tarihinde yine aynı borca ilişkin olarak kendileri hakkında İstanbul 12. İcra Müdürlüğü’nün 2013/11109 E. sayılı dosyası ile ikinci bir icra takibi başlattığını, bu takibe de aynı gerekçeyle itirazda bulunduklarını; davalının, haksız ve mükerrer olarak yaptığı takipler neticesinde, kendisinin avukatlık vekalet ücreti, kırtasiye, yol, tebligat ve sair gibi masrafları olduğunu, ayrıca üst üste icra takiplerine muhatap olması nedeniyle sosyal itibarının zedelendiğini ve kişilik haklarının zarar gördüğü ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 10.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, tazminat talebine dayanak yapılan olayda hukuka aykırılık bulunmadığını, davacının zarara uğramasının da söz konusu olmadığını, haksız fiilin koşullarının oluşmadığını; kendilerinin, yapılan icra takipleri nedeniyle kusurlu olarak görülemeyeceğini savunarak; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 2.500,00 TL maddi tazminatın 2. İcra takibinin yapıldığı tarihten itibaren (06/05/2013) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    ./..


    -2-


    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava; davacı hakkında aynı borca ilişkin olarak yapılan mükerrer icra takipleri nedeniyle davacının avukatlık vekalet ücreti, kırtasiye, yol, tebligat ve sair gibi masraflar yapması ve yapılan icra takipleri nedeniyle itibarının zedelendiği iddiasına dayalı maddi ve manevi zararlarının tazminine ilişkin tazminat davasıdır.
    Somut olayda; 13/01/2011 Tarih ve 0003 sıra numaralı, 74.235,00 TL bedelli faturaya istinaden davacı hakkında önce İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2011/24211 E. sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığı, bu dosyada davacı tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu; davalı tarafça daha sonra 06.05.2013 tarihinde aynı borca ilişkin olarak davacı hakkında İstanbul 12. İcra Müdürlüğü’nün 2013/11109 E. sayılı dosyası ile ikinci bir icra takibi başlatıldığı ve bu takibe de davacı tarafça borca itirazda bulunulduğu, davalı tarafça söz konusu borca itirazlar nedeniyle her iki icra dosyası yönünden de açılan herhangi bir itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması davası bulunmadığı, tüm dosya kapsamı ve dosya kapsamında yer alan icra dosyalarının incelenmesi ile de sabittir.
    TMK"nın 6.maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan herbiri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde; gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere, ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
    Mahkemece, her ne kadar;davacının maddi tazminat talebi yönünden davacı hakkında yapılan ikinci icra takibinin mükerrer olduğu ve bu ikinci takip yönünden davacının " kusursuz sorumluluk" esasları çerçevesinde davalıdan maddi zararını talep etme hakkı bulunduğu, davacının dilekçesinde her bir icra takibi için ayrı ayrı 2.500 TL talep ettiği de dikkate alındığında davacının ikinci icra takibi nedeniyle uğradığı maddi zararın tazminine yönelik olarak davanın kabulü gerektiği gerekçesiyle, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; davalı tarafça, davacı hakkında aynı borca ilişkin olarak mükerrer icra takibi yapıldığı, davacı tarafın her iki takip dosyasında da borca itirazda bulunduğu her iki takip dosyasında da davalıya herhangi bir ödemede bulunulmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu bağlamda, davacı taraf, davaya konu edilen borç nedeniyle davalı tarafa herhangi bir ödemede bulunmadığı gibi,söz konusu icra takipleri nedeniyle avukatına dosya kapsamına sunduğu avukatlık ücret sözleşmeleri uyarınca belirlenen avukatlık ücretlerini ödediğini de ispat edememiştir. Nitekim, davacı ve dava dışı avukatı arasında düzenlenen avukatlık ücret sözleşmeleri altında davalı tarafın bir imzası bulunmamakla,söz konusu sözleşmelerin davalı tarafı bağlamayacağı da kuşkusuzdur.Bu durumda, mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; davacının, maddi tazminat talebi yönünden muaccel hale gelmiş bir alacağının bulunmadığı nazara alınmak suretiyle, maddi tazminat talebi yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken; kısmen kabulüne ilişkin karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

    ../...

    -3-



    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle vekilinin davacı tüm davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ikinci bentte belirtilen nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi