Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 1-Sanıklar, ... ve ... hakkında; Beraat
2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında; TCK"nın 85/2, 22/3, 31/3, 62/1, 63. maddelerine göre mahkumiyet



Taksirle öldürme suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine, sanıklar ... ve ..."in beraatine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 100. maddesi ile CMK"nın 299. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde, her ne kadar suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekili duruşmalı temyiz isteminde bulunmuş ise de, duruşma açılmaksızın, dosya üzerinden yapılan incelemede;
I-Sanıklar ... ve ..."in beraatlerine ilişkin hükümlere yönelik katılanlar vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, sanıklara yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların olayda sorumluluklarının olduğuna, cezalandırılmaları gerektiğine, beraat kararlarının hukuk ve adalet ilkelerine uygun olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü sanıklar ... ve ..."in, maktul ... ve çevresinde kendisine... olarak hitap edilen kardeşi katılan ..."ın babaları olan katılan ..."in işletmiş olduğu oto yıkamacıya geldikleri, burada... ve ..."nün ... plakalı aracı temizlemesi için yıkamacıya bıraktıkları, sanıklar ... ve... tarafından araçta av tüfekleri olduğunun söylenmesi üzerine, aracın bagajında bulunan ... ve ... adına ruhsatlı iki adet av tüfeğinin katılan ..."ın beyanına göre maktulün kardeşi... olarak hitap edilen ... tarafından işyerinin dinlenme odası olarak da kullanılan yazıhanesinin duvar dibine bırakıldığı, saat 16:00 sularında ... ve ..."in aracı temizledikleri sırada işyerine gelen, ölen ..."in liseden arkadaşı olan ve aralarında husumet bulunmayan suça sürüklenen çocuk ...’in, ... ile birlikte işyerinin yazıhanesine girdiği, ..."ın kendisine tüfekleri göstermesi üzerine, ... adına ruhsatlı 10-14770 seri numaralı av tüfeğini alıp kurcalamaya başladığı, ..."ın, suça sürüklenen çocuğu tüfeği bırakması yönünde uyardığı ancak suça sürüklenen çocuğun dinlememesi nedeniyle dışarı çıkıp ... ve ..."e haber verdiği, yazıhaneye giren ..."in suça sürüklenen çocuğa 2-3 metre mesafede durup onu uyardığı ancak suça sürüklenen çocuğun tüfeğin namlusunu ..."e ve ..."in sol çapraz arkasında ..."e bir kaç adımlık mesafede duran ..."a çevirdiği ve tüfeği kurcalamaya devam ettiği, devamında ise tetiğe bir kez bastığı, ..."in göğsünün sol tarafından vurulup hayatını kaybettiği, katılan ..."ın ise karnının sol alt tarafından basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı, 20.07.2014 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağına göre, maktulün vücudunda 5 adet av tüfeği saçma taneleri giriş yaralarının tespit edilmiş olduğu ve ölümünün av tüfeği saçma tanesi yaralanmasına bağlı seri kot kırıklarıyla birlikte iç organ yaralanması ve iç kanama sonucu meydana geldiğinin belirtildiği, Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarının 29.01.2016 tarih DYR-BLS-16/00646 ve 12.08.2014 tarih BLS-14/3603 ve 11.08.2014 tarih DYB-KİM-14-06138 sayılı balistik incelemeye ilişkin ekspertiz raporlarında, 10-14770 numaralı, 12 numara av fişeği atan, yivsiz-setsiz tek namlulu, ağaç kundak ve el kundaklı üzerinde (ARİSTON ARMS COMPANY Magnum 12-76 TS 870 UNIVERSAL GAS SYSTEM HALF AUTOMATIC 12 Calch 89 mm-3.5 BLACK ATTACK MAGNUM ARISTON) ibareleri bulunan, fişek hazneli yarı otomatik doldurmalı av tüfeğinin ateşleme sisteminin ve mekanizmasının sağlam durumda ve çalışır vaziyette olduğu, söz konusu tüfeğin tetik korkuluğu üzerinde bulunan ve tüfeğin tetiğini kilitlemeye yarayan tetik emniyetinin sağlam ve görevini yapar durumda olduğu, tüfeğin tetik düşürme kuvvetinin üretim standartlarına uygun olduğu ve tüfeğin tetiğinde herhangi bir arızasının bulunmadığının bildirildiği, yine Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarının 11.08.2014 tarih DYB-KİM-14-06138 sayılı uzmanlık raporunda da, maktulden ve katılan ..."dan alınan giysiler üzerinde yapılan atış artıkları analiz sonucuna göre, atış artıklarının yoğunluğuna göre atışın uzak atış mesafesinden yapıldığının tespit edildiği olayda; suça sürüklenen çocuğun kendisine silahın dolu olabileceği ve silahlara dokunmaması hususunda katılan ... tarafından yapılan uyarılara rağmen, ısrarla tüfeği kurcalamaya devam ettiği, suça sürüklenen çocuğun silahın namlusunu önce katılan ..."a yönelttiği, katılan ..."ın korkarak olay yerinden uzaklaşıp durumu maktul ve ..."e haber vermesi üzerine, olay yerine gelen maktul ve katılan ..."ın da uyarılarını dinlemeyen suça sürüklenen çocuğun 2-3 metre mesafeden tek atış yaparak, namlusu ölene ve katılan ..."a dönük olan tüfeğin patlamasına sebebiyet verdiği, olayın meydana geldiği yer, taraflar arasındaki mesafe nazara alındığında, suça sürüklenen çocuğun tüfeğin ateş alabileceğini ve ölüm neticesinin gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, öngördüğü neticenin gerçekleşmemesi için çaba sarf etmediği ve dolayısıyla kabullenip kayıtsız kaldığı olası kastla sorumlu tutulması gerektiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuğun ölen ..."e yönelik olarak olası kastla öldürme, katılan ..."e yönelik olarak da olası kastla yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde bilinçli taksirle öldürme ve yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi;
Kabul ve uygulamaya göre de;
Yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettiren katılanlar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.