11. Hukuk Dairesi 2015/6937 E. , 2016/1074 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20.02.2015 tarih ve 2015/197-2015/108 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... ...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin, “...” alan adlı internet sitesinin sahibi olduğunu, ve bu site üzerinden tüketicilerin satın aldığı mal ve hizmetlere online bir ortam sağlamak suretiyle tüketicilerin alışverişlerini bu ortam üzerinden gerçekleştirdiklerini, iş aktine bağlı olarak müvekkili nezdinde çalışan ..."ün iş sözleşmesinin rekabet yasağına ilişkin hükmünü ihlal ederek, müvekkili ile rakip olan davalı şirket bünyesinde çalışmaya başladığını, ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL tutarındaki cezai şartın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kendilerine husumet yöneltilemeyeceği, davanın kısmi alacak davası olarak açılamayacağını, yetkili mahkemenin ...Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu ve esas yönünden rekabet yasağına ilişkin sözleşmenin süre, yer ve işin türü yönünden taşıması gerektiği şartları haiz olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, davacının talebinin bu dosyanın ayrıldığı, 2014/1324 esas sayılı dosyasındaki ...le yapılan iş akdi ve bu iş akdinde düzenlenmiş olan rekabet yasağı hükmüne aykırılıktan kaynaklı ceza-i şart alacağı davası olarak açıldığı, bu dosyanın davalısının sözleşmeye taraf olmadığı, davalıya atfedilen her hangi bir eylemden de bahsedilmediği sadece neticei talepten bahsedildiği, davalıya husumet yönetilemeyeceği, dava ve taraf ehliyetinin HMK 114/1-d maddesinde dava şartları arasında sayılmış olup, bu dosyada davalı yönünden bu dava şartının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, rekabet yasağının ihlali iddiasına dayalı cezai şart istemine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. İlke olarak, davalı şirketin rekabet yasağı sözleşmesinin tarafı olmadığından akti sorumluluğu bulunmamaktadır. Ne var ki; davacı vekili, dava dışı işçinin müvekkili şirkette strateji planlama ve yönetim raporlama müdürü unvanı ile çalıştığı bu nedenle müvekkili şirketin satış ve pazarlama faaliyet ve stratejilerine vakıf olduğu, imzaladığı rekabet etmeme ve gizlilik taahhüdüne yönelik sözleşmelere rağmen, müvekkili ile aynı türden mal ve hizmet satışı yapan ve buna online ortam sağlayan ve müvekkilinin piyasadaki en güçlü rakiplerinden biri olan davalı şirkette çalışmaya başladığı, bu durumun müvekkilinin gelecekteki mali durumu bakımından risk teşkil ettiği iddiasıyla işbu davayı açmıştır.
Bu itibarla, somut olayın özelliği, iddianın ileri sürülüş şekli, davalı şirket bünyesinde işe başlayan işçinin davacı şirketin ekonomik ve ticari sırlarını ifşaya yöneltildiğine dair iddialar dikkate alınarak; 6102 sayılı TTK’nın 54/ b-3 maddesi çerçevesinde, davalının eyleminin haksız rekabet teşkil edip etmediği üzerinde durularak, varılacak sonuca göre davacının maddi zararının tazmini gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın usulden reddi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.