Taraflar arasında görülen alacak davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 28.10.2013 tarih ve 2013/4629 Esas ve 2013/6562 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR - Davacı vekili, müvekkili kooperatife aidat ve faiz borçlarını ödemeyen davalının kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin kararın 12.04.2005 tarihinde kesinleştiğini, ortak olduğu dönemde kooperatif tarafından davalıya tapuda devredilen konutun iade edilmemesi üzerine davalı ve konutu devralan üçüncü kişi aleyhine tapu iptali-tescil davası açıldığını, üçüncü kişinin iyi niyetli olması nedeniyle bu davanın reddine karar verilerek kesinleştiğini, bu durum karşısında davalının haksız zenginleştiğini ileri sürerek, 191.033,42 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, kooperatif ile ortağı arasındaki ortaklık ilişkisinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davalının, ortaklıktan ihraç kararının kesinleştiği 12.04.2005 tarihinden itibaren 5 yıllık sürenin geçtiği, aynı 5 yıllık süre içerisinde davacı kooperatifin davalı ve üçüncü kişi aleyhine ortaklığa bağlı konutun iadesi hususunda tapu iptali-tescil davası açmış olmasına rağmen, bu konudaki redde ilişkin kararın kesinleştiği hususunun davacı vekili tarafından 12.02.2009 tarihinde öğrenildiği, bu tarih itibariyle davacı tarafça davalının konutu veya üçüncü kişiye satımı ile konutun bedelini haksız şekilde iktisap ettiğinin öğrenildiği, 818 sayılı BK"nın 60. maddesine göre, sözleşme ilişkisinden doğan sebepsiz zenginleşmede zamanaşımı süresinin, zarara uğrayan tarafın zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl olduğu, dava tarihi itibariyle bu sürenin de dolduğu, 6098 sayılı TBK"nın yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süresi TBK"nın yürürlüğe girmesinden önce sona erdiğinden TBK"nın 72. maddesinde öngörülen sebepsiz zenginleşmeye ilişkin 2 yıllık zamanaşımı süresinin olaya uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 28.10.2013 tarih ve 2013/4629 Esas ve 2013/6562 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, alınması gereken karar düzeltme harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına ve takdiren 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 08.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.