15. Hukuk Dairesi 2016/4467 E. , 2018/568 K.
"İçtihat Metni"....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptâline, birleşen dava ise ayıp giderim bedelinin tahsiline ilişkin olup, mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı-birleşen dosya davalısı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, taraflar arasındaki sözlü eser sözleşmesiyle davalıya ait villanın iç dekorasyon ve bakım işlerini üstlendiklerini, işi tam ve eksiksiz olarak yaptıklarını ve zamanında teslim ettiklerini; davalı-birleşen dosya davacısı, karşı tarafın ödeme zamanı geldiğinde ödeme yapmamak için yapılan işin hatalı ve eksik yapıldığından bahisle iki adet reklamasyon faturası düzenlediğinden bu faturaları iade ettiklerini, ihtara rağmen bakiye iş bedeli ödenmediği için faiziyle beraber 53.598,24 TL "nin takibe konduğunu, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline %20"den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı birleşen dosya davacı vekili ise işin eksik ve hatalı olup zamanında yapılmadığını, 2 adet toplam 27.280,00 TL bedelli reklamasyon faturası gönderildiğini, 2 defa da tespit yaptırıldığını buna göre asıl davanın reddine karar verilmesini, birleşen davasında ise fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 46.700,00 TL ayıp giderim bedelinin tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, asıl davanın davacısının cari hesaptan kaynaklanan
......
33.836,77 TL alacağının bulunduğu ancak yapılan işteki gizli ayıp nedeniyle süresinde ayıp ihbarında bulunan fiyat tenzili ve eseri tamir ettirme talep hakkı olan davalının 53.300,00 TL talep edebileceği bu nedenle asıl davada davacının talep edebileceği bu alacağı olmadığı, birleşen davada davacının 19.463,23 TL talep edebileceği kabul edilerek asıl davanın reddine, birleşen davanın 19.463,23 TL kısmının kabulüne karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 166. (mülga HUMK 45.) maddesine göre ayrı ayrı açılmış davaların arasında bağlantı bulunması halinde birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Davaların birleştirilmesi kararı üzerine davalar bir dosyada birleştirilir. Birleştirme kararı uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Birleştirilen davalardaki talepler ayrı ayrı değerlendirilir ve ayrı ayrı karar verilir, ancak bunların tahkikatı ortak yürütülür. Davaların birbirinin içinde erimesi tek bir davaya dönüşmeleri gibi bir durum söz konusu değildir. Bu nedenle davaların ayrı ayrı karara bağlanması, yargılama giderleriyle vekâlet ücretlerinin ayrı ayrı tayin edilmesi gerekmektedir. Davacının alacağı mahsup edilerek asıl davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Mahsup yapılmadan asıl ve birleşen davalar için ayrı ayrı karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece asıl ve birleşen dava bakımından ayrı ayrı hüküm kurulmayıp mahsup yapılarak sonuca varılması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı birleşen dosya davalısı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı birleşen dosya davalısına geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 14.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.....