10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9182 Karar No: 2018/10082 Karar Tarihi: 03.12.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/9182 Esas 2018/10082 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/9182 E. , 2018/10082 K.
"İçtihat Metni"
... Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın husumetten reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, 30.08.2012 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucunda sürekli iş göremez hale gelen kazalıya bağlanan gelir, ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ve yapılan tedavi masrafının rücuan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 21. maddesidir. Eldeki davada, davalı ...’ye ait bina inşaatı iş yerinde, kalıp ve duvar işlerini yapmak için çalışan sigortalı, ip çekerek hizalama yaptığı esnada, geçirdiği ipin ucundaki çivinin saplandığı yerden kurtularak sağ gözüne isabet etmesi sonucu %35,2 oranında sürekli iş göremez hale gelmiştir. Mahkemece, kazalı ile davalının belli bir işin yapımı için götürü ücret karşılığında anlaşmaları, duvar ustası olan kazalının, iş yerinde çalıştıracağı işçileri kendisinin seçip yevmiyelerini kendisinin ödemesi, çalışma saatlerini kendisinin belirleyebilmesi hususları birlikte nazara alındığında, kazalı ile davalı arasında eser (istisna) sözleşmesinin olduğu kabul edilmiş ve bu durumda kazalının, işçi sıfatından ziyade kendi nam ve hesabına çalışan esnaf sıfatının ağır bastığından bahisle, davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş ise de; söz konusu hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Bekletici sorun (mesele-i müstehire), görülmekte olan bir davayı doğrudan ilgilendiren bir konunun derdest başka bir davada görülmesi halinde, davanın karara bağlanması için o dava sonucunun beklenmesi zorunluluğu veya gereğini ifade eder. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Bekletici Sorun” başlıklı 165. maddesinin ikinci fıkrası; "Bir davanın incelenmesi ve sonuçlandırılması başka bir davanın veya idari makamın çözümüne bağlı ise mahkemeye veya idari makama başvurması için uygun bir süre verir. Bu süre içinde görevli mahkemeye veya idari makama başvurulmadığı takdirde, ilgili taraf bu husustaki iddiasından vazgeçmiş sayılarak esas dava hakkında karar verir.” hükmünü içermektedir. Mahkemece yapılacak iş; davalı vekilinin olayın iş kazası olmadığına ve yasal dayanağının bulunmadığına yönelik savunması nazara alınarak, meydana gelen kazanın 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesi kapsamında iş kazası olup olmadığı hususunun öncelikle bekletici sorun olarak kabulü ile, davalı işverene, kurum ve sigortalı aleyhine, olayın iş kazası olup olmadığı hususunda dava açmak üzere süre vermek ve bu davanın sonucuna göre karar vermekten ibarettir. O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.