17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12326 Karar No: 2018/13188 Karar Tarihi: 24.10.2018
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/12326 Esas 2018/13188 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2016/12326 E. , 2018/13188 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı tanışır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerekmektedir. Ancak hırsızlık eylemi gerçekleştirilirken suça konu mal dışında bir başka eşyaya zarar verilmiş ise, mala zarar verme suçu ayrıca gerçekleşebilecektir. Örneğin, aracın camı kırılarak içerideki telefonun alınması halinde hırsızlık suçu yanında, ayrıca hırsızlık suçunun konusunu oluşturmayan araç camının kırılmış olması nedeniyle mala zarar verme suçu da oluşacaktır. Bununla birlikte, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan eşyanın çalınması sırasında ayrıca bu eşyaya zarar verilmesinin de söz konusu olduğu hallerde, bu durum 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesinde göz önünde bulundurulmalıdır. Açıklamalar doğrultusunda; Sanığın, olay tarihinde müştekinin motosikletini çalmak şeklindeki eyleminin, çalınmak istenen motosikletin düz kontak yapılmasından ibaret eylemin, CGK’nın 08.04.2014 tarih 2013/2-683 Esas ve 2014/174 Karar sayılı kararında da ifade edildiği ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı halde, bu suçtan da sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; 2-Sanığın kovuşturma aşamasında müştekinin zararını karşılamak istediğini beyan ettiği ancak müştekinin zararın karşılanması yönünde bir talebinin bulunmadığı olayda, müştekiye zarar miktarı açıklattırılıp, sanığa gerekirse tevdi mahalli gösterilerek zararı giderme olanağı sağlandıktan sonra sonucuna göre hırsızlık ve mala zarar verme suçları açısından 5237 sayılı TCK"nın 168/2. maddesinin uygulanıp, uygulanmayacağının tartışılması gerekirken, TCK"nın 168/1. maddesine yanlış anlam verilerek sanık hakkında mala zarar verme suçundan etkin pişmanlık hükümlerinin lehine uygulanarak hüküm kurulması, 3-Sanık hakkında hükümler kurulurken 5237 sayılı Yasa’nın 53. maddesinin uygulanmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış hakkının gözetilmesine, 24.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.