Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/2211 Esas 2016/1381 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2211
Karar No: 2016/1381
Karar Tarihi: 16.02.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/2211 Esas 2016/1381 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/2211 E.  ,  2016/1381 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 130 ada 29 parsel sayılı 3.737,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın ... mirasçıları adına dosya içerisinde bulunan veraset ilamındaki hisseleri oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dosya içerisinde bulunan 08.05.2014 tarihli “ıslak imzalı” kararda; çekişmeli 130 ada 29 parsel sayılı taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 20 yıldan fazla süredir tespit maliki olan ..."un zilyetliğinde olduğu ve onun lehine zilyetlikle kazanım şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle davacının ispatlanamayan davasının reddine, UYAP"tan elde edilen 08.05.2014 tarihli “elektronik imzalı” kararda ise; dava konusu taşınmazın keşfen tespit edildiği üzere genel yapı itibari ile sürülü olduğu, ekili olmadığı, eğiminin %1-3 civarında olduğu, toprak derinliğine sahip olduğu, tarım yapıldığına ilişkin iz ve emarelerin bulunduğu, taşınmazın kuzeyi tarlalara giden yol, doğusu kıraç, güney ve batısının aynı vasıfta şahıs tarlaları ile çevrili olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair hüküm kurulmuştur. Bu şekilde, dosya içerisinde bulunan ıslak imzalı kararın gerekçe bölümü ile elektronik imzalı kararın gerekçe bölümünün birbirinden farklı olduğu anlaşılmaktadır. Gerekçe okunduğunda, mahkemece verilen hükme nasıl ulaşıldığının anlaşılması gerekir. Böylece, davacı veya davalı sıfatıyla bir yargı organı önüne gelen kişilerin, hukuk devletinde yaşamanın doğal sonucu olarak hukuk güvencesi, adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakları uyarınca haklarında verilen kararlar yanında kararların hukuki süreci ve yargısı da denetlenebilir olur. Somut olayda; kararlar arasında meydana getirilen bu aykırılık mahkemelere olan güveni sarsıcı nitelikte ve bozma nedeni olup; davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 16.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.