Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/1639 Esas 2016/1377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1639
Karar No: 2016/1377
Karar Tarihi: 16.02.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/1639 Esas 2016/1377 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/1639 E.  ,  2016/1377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu .... çalışma alanında bulunan temyize konu 142 ada 11 parsel sayılı 6.507,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların muris annesi ..."ten intikal ettiği ve terekenin paylaşılmadığı iddiasına dayanarak mirasçılar adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 22.04.2013 tarih, 2013/2768 Esas ve 2013/4133 Karar sayılı ilamında; davacı tarafa, diğer mirasçıların davaya muvafakatlerinin alınması veya diğer mirasçıların davaya katılımının sağlanması ya da terekeye temsilci atanması suretiyle taraf koşulunu sağlaması için imkan tanınması gerektiğine değinilmiştir. Davacı vekili bozma sonrası beyanında, taleplerinin miras payına yönelik olduğunu belirtmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında, davacının çekişmeli taşınmazın terekeye döndürülmesi istemiyle 3. kişiye karşı dava açtığı belirtilerek muris .... mirasçılarının muvafakatinin alınması veya terekeye temsilci atanması suretiyle taraf teşkilinin tamamlanmasının gerektiği ifade edilmiş, bozma sonrası davacı vekili 10.07.2014 tarihli oturumda, davacının miras payı oranında tapu iptal ve tescil talebinde bulunduklarını belirtmiştir. Ne var ki, tereke iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğundan mirasçıların 3. kişilere karşı kendi miras paylarının adlarına tescili istemi ile dava açmaları mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; mahkemece, temyize konu taşınmaz yönünden açıklanan nedenlerle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de, davanın reddine karar verilmesi sonuç itibari ile doğru olduğundan hükmün bu gerekçe ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.