Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2655
Karar No: 2014/1210
Karar Tarihi: 27.01.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/2655 Esas 2014/1210 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/2655 E.  ,  2014/1210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    ... ile ... ve müşterekleri, dahili davalılar Hazine ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 22.05.2012 gün ve 247/202 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı dava dilekçesinde, 19.9.1992 tarihli harici satış senedi ile bedeli karşısında 121 ada 16 ve 17 sayılı parsellerin harici satış senedi ile...’dan satın aldığını, 16 ve 17 sayılı parsellerin davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, ayrıca yol olarak bırakılan bölüm ile taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, 17.4.2012 tarihli dilekçesiyle de, bu isteğini ıslah ederek her ne kadar “..16 ve 17 parsel sayılı taşınmazlar dava konusu yapılmış ise de, davanın 18 ve 19 sayılı parsellere karşı açıldığını, 138,71 m2 yol kısmının davalılara ait 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazlardan düşülmek suretiyle davasını ıslah ettiğini, bu yolun 16 ve 17 sayılı parsellere ait özel yol olarak belirlenmesine” karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece 121 ada 16 ve 17 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının ayrı ayrı iptali ile her ikisinin fındık bahçesi vasfıyla ayrı ayrı davacı adına tesciline, teknik bilirkişinin 3.4.2012 havale tarihli raporuna ekli krokide A harfiyle gösterilen 138,71 m2 yol hakkındaki isteğinin reddine karar verilmesi üzerine hüküm sadece davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 18 ve 19 sayılı parseller arasında paftasında yol olarak bırakılan kısmın özel yol olarak belirlenmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, 121 ada 16 ve 17 sayılı parseller hakkındaki davanın kabulü ile bu parsellere ait tapu kayıtlarının iptaline ve davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı dava dilekçesinde, böyle bir istekte bulunmuş ise de 121 ada 16 sayılı parselde oğlu ...’a ait 5/10 ve aynı ada 17 sayılı parselde ise oğlu ... adına yine 5/10 payın tapuda kayıtlı olduğu, temyiz dilekçesinde de bu yerlerin zaten çocuklarına ait olduğunu 16 ve 17 sayılı parsellerle ilgili bir iptal ve tescil davasının bulunmadığını, çünkü 17.4.2002 tarihli dilekçesiyle davasını ıslah ettiğini, Mahkemenin ıslah dilekçesini göz ardı -//-



    2013/2655-2014/1210 -2-

    ederek hüküm kurduğunu, sadece isteğinin 18 ve 19 sayılı parseller arasında bulunan krokide A harfiyle gösterilen 138,71 m2"lik yol ile ilgili bulunduğunu açıklamıştır. Davacının bu açıklamaları ıslah dilekçesi kapsamı ile örtüşmektedir. Şu halde Mahkemece sadece, ıslah dilekçesi kapsamı gözetilerek yol hakkında karar verilmesi gerektiği halde, 121 ada 16 ve 17 sayılı parseller bakımından iptal ve tescile karar verilmesi HMK’nun 26. maddesine aykırı düşmektedir. Hakim, istekle bağlı olup, ondan fazlasına ve başka bir şeye karar veremez. Ancak, istekten daha azına karar verebilir. Tapu iptali tescil yönünde açıklandığı gibi istek dışına çıkılarak karar verildiğinden, davacının buna ilişkin temyiz itirazları yerinde olup, aleyhe bozma yasağı kuralına aykırı düşmemektedir.
    Davacının 121 ada 18 ve 19 sayılı parseller arasında bulunan yola ilişkin temyiz itirazlarına gelince; bölgede 2008 yılında yapılan ve 2009 yılında kesinleşen kadastro çalışmaları sırasında teknik bilirkişinin krokisinde A harfiyle gösterilen 138,71 m2"lik kısım zaten kadastro çalışmaları sırasında yol olarak bırakılmış olup, bu yol köy içi yoldan başlamak üzere davacının çocukları Nusret ve Serdar ile diğer paydaşları adına paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı bulunan 17 sayılı parsele kadar gitmektedir. Bu yolun, kişiye özel yol olarak belirlenmesi kanunen mümkün değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, esasen 18 ve 19 nolu parsellerin önceden bir bütün olduğunu, kardeşlerin kendi aralarında anlaşması sonucu A harfiyle gösterilen yerin 16 ve 17 sayılı parseller içi yol olarak bırakıldığını, davacının anlaşan kardeşler arasında yer almadığını bildirmeleriyle az önce açıklanan görüşü doğrulamaktadır. İstek üzerine ve rızaen bırakılan yolun belirli kişilere yönelik olmak koşuluyla özel yol olarak belirlenmesi mümkün değildir. Özel yol olarak belirlenmesi halinde aynı yolda taşınmazları olan herkesin ve karşılıklı anlaşan kişilerin yararlarına ve kullanımlarına sınırlama getirme gibi bir durum ortaya çıkabilir. Yol bakımından dahili davalı Hazine TMK"nun 713/3. fıkrası uyarınca kanuni hasım durumunda bulunduğuna davalı kendisini vekille temsil ettirdiğine ve yol yönünden davanın reddine karar verildiğine göre davacının takdir edilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davacının yola vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmediğinden reddi ile hükmün bu bölümünün ONANMASINA,
    Davacının 121 ada 16 ve 17 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulü ile sadece iptal ve tescil davası bakımından hükmün 6100 sayılı HMK. nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL onama harcının peşin harca mahsubu ile artan 126,80 TL"nin temyiz eden davacıya iadesine, 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi