11. Ceza Dairesi 2012/24506 E. , 2014/12374 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : 1) Sanık ... hakkında CMK 223/2-e md uyarınca Beraat
2) Sanık ... hakkında
a- 213 sayılı kanunun 359/a-2 maddesi ve TCK 62 md uyarınca neticeten 15 ay hapis TCK 51 md uyarınca erteleme
b-213 sayılı kanunun 359/b-1 md ve TCK 61 md uyarınca ayrı ayrı dört kez 15 ay hapis TCK 51 md uyarıca erteleme
I- Katılan vekilinin, sanık ..."ın 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan beraatine ilişkin hükme yönelen temyizinin incelenmesinde:
Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
II- Katılan vekilinin, 2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından sanık ..."ın mahkumiyetine, sanık ..."ın beraatine ilişkin hükümlere yönelen temyizlerinin incelenmesinde:
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek” suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi oldukları, suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında 2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,
III- Katılan vekilinin, sanık ..."ın 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükme yönelen temyizinin incelenmesinde;
1-) Sanığın yetkilisi bulunduğu tasfiye halinde B.M. Dış Ticaret Reklam Pazarlama Promosyon ve Tanıtım Hizmetleri Limited Şirketinin suç tarihlerinde sahte faturalar düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında sanığın suçu inkar ederek, faturaların gerçek alım satıma dayandığını savunması, dosyada mevcut vergi tekniği raporunda ise 30.03.2000 tarihinde kurumun işyeri adresinde yapılan işe başlama yoklamasında işyerinin büro niteliğinde yaklaşık 20 metrekare büyüklüğünde olduğu, işyerinde muhtelif büro demirbaşlarının bulunduğu, ambar, depo, şube, ardiye ve çalışan personelinin olmadığının tespit edilmesine karşın, aynı yerde 17.08.2006 tarihinde yapılan yoklamada şirket adresinde 2002 yılından itibaren başka bir firmanın çalışmakta olduğunun bildirildiği, sanığın bilinen adreslerinde bulunamadığı, 2004 yılı defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligata rağmen bunları ibraz etmeyerek gizlediği, 2005 yılı 5. ayda 2.600 TL, 6 ayda 3.000 TL, 2006 yılı 12. ayda ise 1.450 TL matrahlı KDV beyanında bulunduğu, şirketin 05.05.2005 tarihinde tasfiye dönemine geçerek, tasfiyenin 23.03.2007 tarihinde tamamlandığı halde sanığın anılan tarihlerde sahte fatura düzenlemek suçunu işlediğinin belirtilmesine karşın, suça konu faturaların hangi firma veya şirketler namına, hangi tarihlerde ve kaç adet düzenlendiğinin belirtilmediğinin anlaşılması karşısında; gerçeğin ve suç tarihlerinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi açısından, sanığın 2005 ve 2006 yıllarında düzenlediği belirtilen faturaların kimler adına düzenlendiği araştırılıp, sahte faturaları alan kişi ve kurumlar hakkında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, haklarında düzenlenmiş vergi suçu veya inceleme raporu bulunup bulunmadığı araştırılıp, mevcudiyeti halinde getirtilip incelenmesi, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin bilirkişi incelemesi ile tespiti, suça konu faturaları kullandığı belirlenen firma sahipleri ve şahısların tanık sıfatıyla ifadelerinin alınması, faturaları düzenleyen sanığın yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip, suçun teselsül edip etmediği de belirlenerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule görede;
2- Sanığın her bir takvim yılında sahte fatura düzenlemek eylemi nedeniyle ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, CMK’nın 230-232. maddelerine aykırı olarak toplu hüküm kurulması,
IV- Katılan vekilinin sanık hakkında defter ve belge gizlemek suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizine gelince;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
Defter ve belgeleri vergi incelemesine esas olmak üzere vaki istem üzerine merciine teslim etmediğinden bahisle eylemine uyan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/a-2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılan sanık hakkında düzenlenen vergi suçu raporu ve eklerinde; somut bir zarara yer verilmediği, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden dolayı tarh edilecek vergi ve cezaların ise eylemden doğan zarar niteliğinde bulunmadıklarının anlaşılması nedeniyle CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı ve sanığın adli sicil kaydında görülen 3167 sayılı Çek Kanununa muhalefet suçlarından mahkumiyetlerin de suç tarihinden sonra kesinleştiği gözetilmeden sanık hakkında CMK"nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin tartışılmaması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğunun hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.