Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/5380 Esas 2014/9873 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/5380
Karar No: 2014/9873
Karar Tarihi: 20.10.2014

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/5380 Esas 2014/9873 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık görevi kötüye kullanmak suçundan hüküm giymiştir. Ancak, sanık hakkında cezanın infazından sonra belirli bir süre için yetki kullanımının yasaklanması kararı verilmesi gerektiği göz ardı edilmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerekip gerekmediği de yeterli şekilde değerlendirilmemiştir. Dosyaya yansıyan verilere göre, manevi zarar dışında maddi bir zararın bulunmaması da dikkate alınmalıdır. CMK'nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar veren mahkeme, sanığın kişilik özelliklerini ve geçmiş tecrübelerini yeterince dikkate almadığı için karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 53/1-a ve 53/5. maddeleri, CMK'nın 231. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.

5. Ceza Dairesi 2013/5380 E. , 2014/9873 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 5 - 2013/65456
MAHKEMESİ : Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/01/2012
NUMARASI : 2010/634 Esas, 2012/52 Karar
SUÇ : Görevi kötüye kullanma

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kötüye kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Suç tarihinin sanık savunmaları da gözetildiğinde 2008 yılı Ekim ayı olduğu, dolayısıyla adli sicil kaydında yer alan ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel nitelikte bulunmadığı, CMK"nın 231. maddesinin 6/c fıkrasında belirtilen zarar kavramının, ölçülebilir, belirlenebilir, somut maddi zarara ilişkin olup, manevi zararı kapsamadığı, dosyaya yansıyan ve talep edilen bu kapsamda maddi bir zararın bulunmadığı hususları da gözetilerek, sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, zararın karşılanmadığı ve sanığın sabıkasının bulunduğundan bahisle yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle hükmün CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 20/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.